Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2016/4785 Esas 2016/6727 Karar Sayılı İlamı

6. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4785
Karar No: 2016/6727
Karar Tarihi: 21.11.2016

Yağma - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2016/4785 Esas 2016/6727 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiş. Sanığın yağma suçundan dolayı mahkumiyet kararı verilmiş ancak temyiz edilmiş. 01/12/2015 tarihinde yakınanın cep telefonunu çalmak isteyen sanığın, yakınanı bıçakla tehdit ettiği ve telefonu ele geçirdiği iddia edilmiş. Ancak, yakınanın sanığı kesin olarak teşhis ettiği bir teşhis tutanağı bulunmasına rağmen, olay tarihinde sanığın gerçekten orada bulunup bulunmadığı araştırılmadan ve cep telefonunun kim tarafından kullanıldığına dair TİB kayıtları incelenmeden hüküm verilmesi eksik incelemeye dayalı olduğu gerekçesiyle karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: Yağma suçu Türk Ceza Kanunu'nun 148. maddesinde düzenlenmiştir. Temyiz Yargılaması Usulü Hakkında Kanun'un 36-40. maddeleri temyiz sürecini düzenlemektedir. TİB kayıtlarının mahkemece delil olarak kullanımı 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun'un 10. maddesiyle düzenlenmiştir.

6. Ceza Dairesi 2016/4785 E. , 2016/6727 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:

01/12/2015 tarihinde saat 22:30 sıralarında yakınanın, yaya olarak ikametine gittiği sırada ..... Mezarlığı civarında sanık ile kimlik bilgileri tespit edilemeyen iki kişinin, yakınanın yanına gelerek, ‘Birisini acil olarak aramaları gerektiğini’ söyleyip yakınandan telefonunu istedikleri, yakınanın, şahısların iyi niyetli olmadıklarını düşünmesi nedeniyle telefonunu veremeyeceğini söylediği, bunun üzerine sanığın ele geçirilemeyen bıçağı yakınana doğrultarak, yakınandan tekrar telefonunu istediği, bu sırada kimliği tespit edilemeyen şahıslardan birisinin, yakınanın kollarını tuttuğu ve yakınanı etkisizi hale getirerek sanığın, yakınana ait telefonu ele geçirmesini sağladığı, sonrasında sanığın, yakınana ait telefonu kimliği tespit edilemeyen şahıslardan birisine verip, bıçağı yakınana doğrultmaya devam ederek yakınanın müdahale etmesini engellediği ve kimlik bilgileri tespit edilemeyen şahıslardan olay yerinden uzaklaşmasını istediği, şahısların telefonla birlikte olay yerinden uzaklaşması sonrasında, sanığın elindeki bıçağı tekrar yakınana doğru sallayarak, ‘Arkasından gelmesi halinde kendisini öldüreceğini’ söyleyerek olay yerinden kaçtığı, yakınanın sanığın yüzünün kapalı olması nedeniyle sanığı tam olarak göremediğinin yakınan tarafından soruşturma aşamasında ifade edildiği ancak 21/01/2016 tarihli teşhis tutanağında da yakınanın, sanığı kesin olarak teşhis ettiğinin anlaşılması karşısında; bu çelişkiler giderilmeden ve sanığın olay tarihinde .....’de olduğuna dair beyanlarının doğru olup olmadığı hususu araştırılmaksızın ayrıca olay tarihinden sonra yakınana ait cep telefonunun sanık tarafından veya herhangi biri tarafından kullanılıp kullanılmadığına ilişkin TİB kayıtları temin edilip denetime olanak verecek şekilde incelenmeksizin, sanık hakkında eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, temyiz incelemesi yapılan hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 21.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.