Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3951 Esas 2018/1046 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin "26.07.2016" yerine “17.12.2013” olarak yazılması,
2- UYAP üzerinden yapılan incelemede; sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma, kamu kurum ve kuruluşları vb. tüzel kişilerin araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçlarından açılan Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 2017/653 E. sayılı dosyasının halen derdest olduğu, sanığın 07.10.2015 tarihinde yakalandığı bu nedenle fiili kesintinin gerçekleştiği, ancak söz konusu dosyanın iddianame içeriği incelendiğinde, temyiz incelemesine konu iş bu dava dosyasının iddianamesindeki isnatlarla aynı nitelikte olduğu anlaşılmakla; silahlı terör örgütüne üye olma suçunun temadi eden suçlardan olması, mükerrer yargılanmanın ve cezalandırılmanın önlenmesi bakımından, sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan açılan ve halen derdest olan dava dosyaları araştırılıp iş bu dava dosyası ile birleştirildikten sonra tüm deliller bir bütün halinde değerlendirildikten sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Sanığın dosyaya sunduğu “tedaviye direnç kazanmış kronik bipolar affektif bozukluk” hastası olduğunu belirten Bakırköy Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesinin 02.10.2003 tarihli sağlık kurulu raporu, bu sebeple malulen emekliye sevk edilmiş olması, aramada ele geçirilen ajandada yer alan ve sanığın doktoruna hitaben yazdığı anlaşılan yazı içeriği dikkate alınarak; TCK"nın 32. maddesi gereğince suç tarihinde işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğini ortadan kaldıran veya bu fiille ilgili davranışlarını yönlendirme yeteneğinin önemli derecede azalmasına yol açan bir akıl hastalığı ve yüklenen suç yönünden cezai ehliyetinin bulunup bulunmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu 4. İhtisas Kurulundan rapor alındıktan sonra hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup sanık müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.