Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3965 Esas 2018/1040 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/3965
Karar No: 2018/1040
Karar Tarihi: 09.04.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/3965 Esas 2018/1040 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme Ceza Dairesi tarafından görülen davanın suçu silahlı terör örgütüne üye olma olarak belirlenmiştir. Karar, TCK'ın 314/2 maddesi ile 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca verilmiştir. İstinaf başvurusu esastan reddedilmiştir. Hükmolunan cezaların süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme istemi reddedilmiştir. Tüm delillerin kanuna uygun olarak elde edildiği ve usuli işlemlerin doğru yapıldığı belirlenmiştir. Vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandığına karar verilmiştir. Temyiz davası reddedilerek, hüküm ONANMIŞTIR.
Kanun Maddeleri:
- TCK 314/2
- 3713 sayılı kanunun 5. maddesi
- TCK 53
- TCK 58/9

16. Ceza Dairesi 2017/3965 E. , 2018/1040 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 53, 58/9 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Hükmolunan cezaların süresine göre şartları bulunmadığından sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMK’nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 K sayılı iptal kararının TCK"nın 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafilerinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 09.04.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.