Esas No: 2016/2871
Karar No: 2016/5648
Karar Tarihi: 28.11.2016
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/2871 Esas 2016/5648 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2016/2871 E. , 2016/5648 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi
Suçlar : 1 - Uyuşturucu madde ticareti yapma
2 - Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
A-Sanıklar .... ve .... hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçu nedeniyle verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde:
Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma suçundan dolayı, 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince verilen “tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına" ilişkin kararlar, sözü edilen fıkraya 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 20. maddesi ile eklenen son cümleye göre, durma kararı niteliğinde olup, itiraz kanun yoluna tabi bulunması nedeniyle, itirazla ilgili gerekli kararın yetkili ve görevli itiraz merciince verilmesi için, dosyanın incelenmeksizin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE,
B-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
C-Sanıklar ... ve .... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükümlerin incelenmesinde;
Sanık ...’in, diğer sanık ...’a 53 adet amfetamin içeren tablet ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan ....’ye 1,830 gram esrar, sanık ...’ın haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan....’a 2,975 gram esrar ve .....’e 1,8 gram esrar vermediklerini savunmaları karşısında; olay ve fiziki takip tutanaklarında imzası bulunan tutanak tanıklarının duruşmaya çağrılıp, olaya ilişkin bilgi ve görgülerine başvurularak sonucuna göre, sanıkların hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeyerek, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükümlerin BOZULMASINA,
D-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya kapsamına göre, sanık ...’ın 09/10/2011 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan .....’e 1,780 gram esrar satması ve evin 29 paket halde 90,6 gram esrar ele geçirilmesi, nedenleriyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit ise de, 09/10/2011 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ....’te ele geçirilen 1,49 gram esrar ile ilgisi bulunduğuna dair, sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
E-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya kapsamına göre, sanık ...’in 21/06/2011 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan Mücahit’e 1,560 gram esrar satması nedeniyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit ise de, 19/06/2011 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan....."da ele geçirilen 2,960 gram esrar ile ilgisi bulunduğuna dair, sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
F-Sanık ..... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilen dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Dosya kapsamına göre, sanık ......"ın kendisinde 109 adet amfetamin içerikli tablet ve 12 gram esrar ele geçirilmesi nedeniyle uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit ise de, 08/07/2011 tarihinde hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan işlem yapılan ...."da ele geçirilen 1,03 gram esrar ile ilgisi bulunduğuna dair, sanığın savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında hükmolunan cezanın TCK"nın 43/1. maddesi uyarınca arttırılması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
2-Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK"nın 53. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
G-Sanık ... hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen hükmün incelenmesinde;
Sanığın savunmasının aksine, atılı suçu işlediğine, hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan ...’de ele geçirilen 1,68 gram esrarla ilgisi bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiğine ilişkin kuşku sınırlarını aşan yeterli delil bulunmadığı, gözetilmeden, ayrıca hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan ....’e satmış olduğu dört adet tabletin sadece kafein içerdiği ve kafeinin 5237 sayılı TCK’nın 188. maddesinin 4. fıkrasında, 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun’da, 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun’da, Uyuşturucu Maddelere Dair 1961 Tek Sözleşmesi’nin 1 ve 2 numaralı cetvellerinde, 2313 ve 3298 sayılı Kanunların verdiği yetki uyarınca çıkarılan Bakanlar Kurulu kararlarında sayılan uyuşturucu ve uyarıcı maddeler arasında yer almaması nedeniyle uyuşturucu veya uyarıcı madde olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı dikkate alınarak, sanığın beraati yerine mahkûmiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA
28/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.