Esas No: 2021/3967
Karar No: 2022/4008
Karar Tarihi: 02.06.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3967 Esas 2022/4008 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalıların davacının malına haksız elatman yaptığı iddiasıyla açılan dava sonucunda, mahkeme davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, dosyadaki raporlar arasındaki çelişkiler giderilmeden ve deliller toplanmadan karar verildiği için Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozmuştur. Ayrıca, davacının davalı ... yönünden ecrimisil talebinden feragat ettiğinden bu talep yönünden davanın reddedilmesi gerektiği belirtilmiş, fakat mahkeme bunun yerine \"karar verilmesine yer olmadığına\" hükmetmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: Türk Medeni Kanunu'nun 683. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 307-315. maddeleri.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
İLK DERECE MAHKEMESİ : ... (Çanakkale) Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 31/03/2016 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 24/01/2018 günlü hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı ... vekili tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi'nce istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil talebine ilişkindir.
Davacı, kendisinin İstanbul’da hekimlik yapması sebebiyle dava konusu yerin bulunduğu Çanakkale’nin ... ilçesine sürekli geldiğini, 2010 yılında geldiğinde maliki olduğu davaya konu 496, 2443 ve 2444 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde davalılardan UEDAŞ tarafından trafo kurulduğunu ve elektrik direklerinin çekildiğini, yine diğer davalı belediye tarafından da birtakım ağaçlar dikildiğini ve biber ekilerek tonlarca hasat alındığını öğrendiğini, bu nedenle taşınmazlarının yerini gösterir şekilde kazıklar diktiğini ancak sonra bu kazıkların çıkarılmış olduğunu gördüğünü, davalıların kendisinin ürün elde etmesine mani olduklarını belirterek; elatmanın önlenmesini, eski hale getirilmesini ve şimdilik 15.000,00 TL ecrimisilin ödenmesini talep etmiştir.
Davalılardan UEDAŞ vekili, davacının iddialarının yersiz olduğunu, davacıya ait olan taşınmazlar üzerinde trafo ve elektrik direklerinin bulunmadığını, bahse konu trafoların özel müşterilerin mülkiyetinde olduğunu, trafoları tesis edenlerin dava dışı ... ve ... Belediyesi olduğunu, işletme ve bakımlarının da onlar tarafından yapıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü davalı ... vekili temyiz etmiştir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü elatmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür.
Haksız bir eylem olan elatmanın varlığı her türlü delil ile ispatlanabilir. Dava konusu taşınmazlara haksız elatıldığını ispat yükü davacı taraftadır. Hal böyle olunca, davalıların haksız bir kullanımının var olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi gerekir.
Somut olaya gelince; 6360 sayılı Kanunun 2. maddesi gereği ... Belediyesi’nin tüzel kişiliği ortadan kalktığından tüm mal varlığı İl Özel İdaresine devredilmiş mahkemece 11. oturumda bu kuruma yönelik talep tefrik edilmiş olup, eldeki dava İl Özel İdaresine yöneliktir. Ancak yargılama esnasında davacı, ... yönünden ecrimisil talebinden feragat ettiğini bildirmiştir. Mahkemece her ne kadar davanın kabulü ile, “dava konusu taşınmazın fenni bilirkişi ...'ın 30/05/2017 havale tarihli raporunda ... Köyü 496 parselde yer alan A harfi ile gösterilen 2.430,66 m2'lik kısım, ... Köyü 2443 parselde yer alan C harfi ile gösterilen 4.452,66 m2'lik kısım ile ... Köyü 2444 parselde yer alan F harfi ile gösterilen 627,73 m2'lik kısmına davalı tarafça yapılan müdahalenin men’ine, toplam 7.510,55 m2 tecavüzlü alanlarda bulunan ağaçların kaldırılması suretiyle taşınmazların eski hale getirilmesine, davacının ecrimisil talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmiş ise de, dosya içerisinde bulunan ve hükme esas alınan raporlar arasındaki çelişki giderilmeden, ayrıca elatmanın davalı ... görevlileri veya onların aracılığı ile gerçekleştirilip gerçekleştirilmediği tereddüte mahal bırakmayacak şekilde tespit edilmeden, tarafların delilleri toplanmadan hüküm kurulmuş olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Öte yandan, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307 ila 315. maddelerinde düzenlenmiş olan feragat kurumu davaya son veren taraf işlemlerinden olup, bu durumda mahkemece feragat nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Davacı davalı ... yönünden ecrimisil talebinden feragat ettiğinden, bu talep yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece yasal dayanağı olmadan “...davacının ecrimisil talebi yönünden karar verilmesine yer olmadığına...” şeklinde hüküm kurulması doğru olmamakla birlikte, bu yanlışlığın giderilmesine yönelik temyiz itirazı bulunmadığından, yapılan hataya işaret etmekle yetinilmiştir.
SONUÇ: Davalı vekili tarafından temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı 6100 sayılı HMK'nin 373/1. maddeleri uyarınca KALDIRILMASINA, ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenlerle BOZULMASINA, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, peşin harcın temyiz edenlere iadesine, 02.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.