BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1041 Esas 2019/579 Karar Sayılı İlamı
Esas No: 2016/1041
Karar No: 2019/579
Karar Tarihi: 14.05.2019
BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1041 Esas 2019/579 Karar Sayılı İlamı
T.C. İstanbul Anadolu 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1041 Esas
KARAR NO : 2019/579
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 23/09/2016
KARAR TARİHİ: 14/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
TALEP:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; 02/08/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda yaya------------ hayatını kaybettiği belirtilerek işbu kaza nedeniyle her bir davacı yönünden 500,00'er TL. destekten yoksun kalma tazminat bedelinin 22/08/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili talep edilmiştir.
CEVAP:
Davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Davaya konu haksız fiille ilgili olarak Ceyhan 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin ---------------- karar sayılı dosyasında dava dışı ------------- taksirle ölüme neden olma suçu ile yargılandığı ve mahkemece yaya ----------işbu kazanın oluşumunda kusurlu olmadığı belirtilerek sanığın 3 yıl 4 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair karar verildiği anlaşılmaktadır. İstinaf incelemesini yapan Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nce ---------------yapılan incelemede; sanığın soruşturma aşamasındaki "...seyir halinde iken çocuklar kamyonetin arkasına asılıyorlardı, ben de arkaya baktığım esnada mahalledeki bayanların bağırması üzerine durdum, aracımdan aşağıya indiğimde çocuğu kanlar içinde gördüm" şeklindeki savunması ile mahkemedeki "seyir halinde iken mahallenin çocukları arabamın arka tarafına asıldı, bu durum nedeni ile arkama dönüp baktım, ben arkaya bakarken mağdur aracın ön kısmına gelmiş ancak ben görmedim, mahalledeki bayanların bağırması üzerine aracımı durdurdum, araçtan indiğimde küçük kız aracın altında idi" şeklinde savunmaları nazara alındığında sanığın seyir halinde iken aracın arkasına asılan çocukları fark ettiğinde öncelikle güvenli bir yere aracını durdurup araca asılan çocukları uzaklaştırması gerekirken seyrine devam edip arkasına baktığı esnada taşıt yolunda bulunan yaya ------------ehlikeli bir şekilde yaklaşıp çarpması sonucu meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ile ile asli kusurlu olduğu yaya ------------ise yaşının küçük olması nedeni ile tehlikenin farkında olmadan can güvenliğini tehlikeye atacak şekilde taşıt yolunda bulunduğu esnada sürücü -----------sevk ve idaresindeki kamyonetin sadmesine maruz kaldığı olayda tali kusurlu olduğu kabul edilmiş ve bu nedenle sanığın tamamen asli kusurlu olduğu yönündeki kabulü yerinde görülmemiştir denilerek sanığın 2 yıl 6 ay hapis cezası ve işbu cezanın TCK.nın 50. Maddesi uyarınca paraya çevrilmesi sonucunda 18.200,00 TL. adli paraca cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve işbu kararın 22/02/2018 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Bölge Adliye Mahkemesi'nce----------- Başkanlığı'ndan da rapor alındığı ve işbu raporda küçüğün yaklaşan araca rağmen taşıt yoluna girip seyir halindeki araç önüne çıkmış ise asli kusurlu olduğu ancak küçüğün yol içerisinde bulunduğu (oyun oynayan) ve bu haliyle dava dışı sürücünün çarptığının kabul edilmesi halinde ise küçük yayanın tali kusurlu olduğu belirtilmiştir.
Dosyada mübrez nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde; davacıların küçük -------------------- anne ve babası olduğu ve bu haliyle yasal mirasçıları oldukları anlaşılmaktadır.
Davalı sigorta şirketine davaya konu haksız fiille ilgili olarak 22/08/2016 tarihinde davaya konu haksız fiil sonucunda ----------------- vefatı sebebiyle -------------------aracın davalıya zorunlu trafik sigortası kapsamında sigortalı olması nedeni ile zararın giderilmesi konusunda yapılan başvuruya ilişkin başvuru belgesinin bir örneği dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce davaya konu haksız fiille ilgili olarak kusur bilirkişisinden alınan raporda; yaya ---------'un %75 oranında sürücü ------- %25 oranında kusurlu olduğu belirtilmiş, mahkememizce adli tıp kurumu trafik ihtisas dairesinden yargılamanın yapıldığı ceza dosyasında belirlenen kusur oranı da göz önünde bulundurularak kusur rapor düzenlenmesi istenilmiş ve ------ tarafından düzenlenen 12/12/2018 tarihli raporda yayanın çarpma sırasında karşıdan karşıya geçmekte olduğu durum göz önüne alındığında -------%35, maktulün ise %65 kusurlu olduğu, yayanın çarpma sırasında yol içerisinde yürüdüğü/durduğu durumda ise ------- %70, maktulün ise %30 oranında kusurlu olabileceği belirtilmiştir.
Mahkememizce aktüerya bilirkişisinden rapor düzenlenmesi istenmiş ve düzenlenen raporda özetle; müteveffanın %65 kusurlu olarak kabulü durumunda toplamda davacıların talep edebileceği tazminat miktarının 41.486,41 TL. Olduğu, ancak müteveffanın %30 oranında kusurlu olduğu kabul edildiği durumda ise toplam talep edilebilecek destek zararının 82.972,83 TL. olarak hesaplandığı belirtilmiştir.
Dava, haksız fiil sonucu destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
02/08/2016 tarihinde dava dışı sürücü ------- sevk ve idaresinde bulunduğu anlaşılan ------plakalı aracın yaya ------- çarpması sonucunda ölümlü trafik kazası meydana geldiği ve kazaya sebebiyet veren -----------plakalı aracın davalı sigorta şirketi tarafından zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile kaza tarihinde sigortalandığı anlaşılmaktadır.
Yukarıda da belirtilmiş olduğu üzere yaya ve dava dışı sürücünün kusur durumu yönünden mahkememizce raporlar alınmıştır. İlk raporda yayanın %75 oranında kusurlu ve dava dışı sürücünün %25 oranında kusurlu olduğu belirlenmiş, ---- tarafından düzenlenen raporda ise yayanın çarpma sırasında karşıdan karşıya geçmekte olduğu durumda %65, yayanın çarpma sırasında yol içerisinde yürüdüğü durumda ise % 30 oranında kusurlu olduğu belirlenmiştir.
Yapılan ceza yargılamasında ve Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi'nce ------ Kurumu'ndan alınan raporlar, mahkememizce ------------ Dairesi'nden alınan raporlar ve bilirkişi -------alınan raporlar bir bütün olarak birlikte değerlendirildiğinde dava dışı sanığın gerek soruşturma aşamasında gerekse mahkeme aşamasında vermiş olduğu savunmalar bir bütün olarak birlikte değerlendirilerek davacının seyir halinde iken aracın arkasına asılan çocukları fark ettiğinde öncelikle gerekli güvenlik önlemlerini almak adına aracını durdurması ve aracın arkasına asılan çocukları uzaklaştırması gerekirken seyrine devam edip arkasına baktığı esnada taşıt yolunda olduğu (ceza dosyasındaki beyanlar ve olayın oluş şekli göz önünde bulundurularak) maktul yaya ---------- çarptığı ve dava dışı sürücünün bu çarpma olayı nedeni ile dava dışı sürücünün asli kusurlu olduğu, gerekli güvenlik tedbirlerini almadığı ve maktulün bu haliyle ölümüne sebebiyet verdiği anlaşıldığından dava dışı sürücünün %70 oranında kusurlu, maktulün ise %30 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiş ve bu oran kabul edilmek suretiyle aktüerya bilirkişisince düzenlenen destekten yoksunluk tazminat bedelinin davacılardan ----------yönünden 31.175,47 TL., davacılardan --------yönünden ise 51.797,36 TL. olarak kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Davacılar tarafından davalı sigorta şirketine 22/08/2016 tarihinde başvuruda bulundukları ve 25/08/2016 tarihinde hasar dosyasının açıldığı, 25/11/2016 tarihinde de evrakta eksik evrak olması nedeni ile herhangi bir ödemenin yapılamadığının davalı sigorta şirketi tarafından belirtilmesi karşısında 25/08/2016 tarihinden 8 iş günü sonrası olan 07/09/2016 tarihi temerrüt tarihi olarak kabul edilmiş ve işbu tarihten itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜNE,
2-02/08/2016 tarihinde meydana gelen haksız fiil sonucunda;
3-Davacılardan, --------yönünden 51.797,36 TL.
4-Davacılardan, --------- yönünden ise 31.175,47 TL. Destekten yoksun kalma tazminat bedelinin 07/09/2016 tarihinden işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline, davacılara ödenmesine,
5-Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 5.667,87 TL. harçtan peşin alınan 1.429,20 TL. harcın mahsubu ile bakiye 4.238,67 TL. harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yapılan ilk dilekçe gideri 62,70 TL., bilirkişi gideri ile tebligat ve müzekkere gideri 2.896,60 TL. olmak üzere toplamda 2.959,30 TL. yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Hüküm tarihindeki AAÜT uyarınca 9.387,83 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK 333 ve gider avansı tarifesinin 5. maddesi gereğince gider avansının kullanılmayan kısmının kararın kesinleşmesinden sonra davacı tarafa iadesine,
Kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde İstinaf yoluna başvurma yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup anlatıldı. 14/05/2019
