Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7895 Esas 2017/1267 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7895
Karar No: 2017/1267
Karar Tarihi: 22.02.2017

Resmi belgede sahtecilik - dolandırıcılık - suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/7895 Esas 2017/1267 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2015/7895 E.  ,  2017/1267 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık, suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    2797 sayılı Yargıtay Yasası"nın 6545 sayılı Yasa ile değişik 14. maddesindeki “Daireler arasındaki iş bölümünün belirlenmesinde mahkeme kararındaki nitelendirme, mahkûmiyet dışındaki kararlarda ise iddianamede veya iddianame yerine geçen belgedeki nitelendirme esas alınır. Çeşitli suçlara ait davalarda, suçların en ağırını incelemeye yetkili olan daire görevlidir” hükmü yer almaktadır. Yine aynı yasanın 6545 sayılı Yasa ile değişiklikten önceki 14. maddesinde yer alan “Ceza dairelerinin görevlerinin tayininde, davadaki tavsif esas alınır. Muhtelif suçlara ait davalarda en ağırını incelemeye yetkili daire görevlidir.” hükmüne göre Yasa, sevk maddelerine değil, iddianamedeki tavsife ağırlık tanımıştır. Bu nedenle Ceza Dairelerinin görevinde Ceza Daireleri Başkanlar Kurulu"nun yerleşik kararlarında da belirtildiği üzere iddianamedeki tavsif esas alınmalıdır.
    31.01.2012 günlü iddianamede; sanığın dolandırıcılık eylemi için sahte plaka ve araç trafik tescil belgesi tanzim etmek suretiyle araç sattığı anlatımına yer verilmiş, her ne kadar oluş mahkemece de bu şekilde kabul edilerek sanık hakkında TCK 157/1 gereği hüküm kurulmuşsa da eylemin kamu kurumlarından olan Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil Büro Amirliğinin maddi varlıklarından sayılan sahte plaka ve ruhsat bilgilerinin kullanılması suretiyle gerçekleştirilmiş olması dolayısıyla TCK.nun 158/1-d maddesinde öngörülen “kamu kurumunun vasıta olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık” suçuna temas ettiği ve bu suçun cezasının “iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ve beşbin güne kadar adli para cezası” olması karşısında, görevsizlik kararındaki bahsin aksine TCK 204/1 maddesinden daha ağır cezayı gerektireceği açıktır.
    Bu itibarla, iddianamedeki tavsife, temyizin kapsamına ve Yargıtay Kanunu"nun 14. maddesine göre temyiz inceleme görevinin Yargıtay 15. Ceza Dairesi"ne ait olduğu anlaşıldığından Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dairemiz ile 15. Ceza Dairesi arasında doğan görev uyuşmazlığının giderilmesi için dosyanın Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna gönderilmesine, 22.02.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.