Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2118
Karar No: 2019/8149
Karar Tarihi: 04.07.2019

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/2118 Esas 2019/8149 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sulh Ceza Hâkimliği tarafından verilen bir karara yapılan itirazın reddine ilişkin kararın incelenmesi sonucunda, kusur durumlarının belirlenmesi amacıyla gerekli incelemelerin yapılmadan verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararının hatalı olduğu belirlenmiştir. Adli Tıp Kurumu veya Karayolları İhtisas Kürsüsünden teknik bilirkişi raporu alınması gerektiği vurgulanmıştır. Kanunlar açısından ise 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 160. maddesi uyarınca Cumhuriyet savcısının hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği belirtilmiş, 170/2. madde gereği toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise 172. madde gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği hatırlatılmıştır.
12. Ceza Dairesi         2019/2118 E.  ,  2019/8149 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Sulh Ceza Hâkimliği

    Müteveffa ...’ın trafik kazası sonucu ölümü nedeniyle yapılan soruşturma evresi sonucunda Demre Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/05/2018 tarihli ve 2018/318 soruşturma, 2018/329 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Elmalı Sulh Ceza Hâkimliğinin 01/10/2018 tarihli ve 2018/718 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
    5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanunun 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanunun 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanunun kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanunun 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
    Somut olayda, ..."ın vefatı ile sonuçlanan trafik kazasının havanın yağışlı olması, yolun tehlikeli virajlı ve tehlikeli eğimli olması sebepleri ile ölenin direksiyon hakimiyeti kaybetmesi sonucu meydana geldiği kanaatine varıldığı, her ne kadar bilirkişi raporunda kazanın oluşumunda aracın fren sistemindeki bakım eksikliğinin de talî oranda etkisinin olduğu belirtilmiş ise de ölenin şantiyedeki yetkisi ve görev tanımı dikkate alındığında bahse konu bakım eksikliğinin giderilmemesinde de ölenin kusurunun olduğu, bu haliyle kazada ölen dışında bir kimseye atfı kâbil kusur bulunmadığı, kazanın şahsın kendi taksirli eylemi sonucu meydana geldiği, bu bağlamda mevcut olayda kovuşturulması gerekir suç ve suçlu bulunmadığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de;
    Dosyada yer alan 20/04/2018 tarihli üçlü bilirkişi raporuna göre; aynı zamanda 07 ZCJ 98 plakalı kamyonetin sürücüsü olan ölen ...’ın 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 57/1-a maddesinde yer alan "Sürücüler kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar." şeklinde düzenlenen kuralı ihlâl etmek suretiyle aslî kusurlu olduğu, araç maliki şirketin veya yetkili şantiye şefinin ise talî kusurlu olduklarının tespit edilmesine rağmen; trafik ve makine bilirkişilerinin 31/08/2018 tarihli müşterek raporunda, kazada ölen araç sürücüsü ..."ın trafik kazasının meydana gelmesinde tamamen kusurlu olduğunun belirtilmesi karşısında; kusur durumları bakımından anılan bilirkişi raporları arasında çelişkinin giderilmesi amacıyla Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi Başkanlığı"ndan rapor aldırılmaksızın eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçeleriyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 30/01/2019 gün ve 94660652-105-07-299-2019-Kyb sayılı istemini içeren yazısı ekinde bulunan dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 07/02/2019 gün ve 2019/12125 sayılı ihbarnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Müteveffa ..."ın sevk ve idaresindeki araç ile seyir halindeyken, direksiyon hakimiyeti kaybetmesi sonucu yoldan çıkarak gidiş istikametine göre sağ tarafında bulunan şarampole düşmesi ve araç sürücüsü ..."ın vefatı ile sonuçlanan tek taraflı trafik kazasında; kusur durumları bakımından anılan bilirkişi raporları arasında çelişkinin giderilmesi amacıyla Adli Tıp Kurumu veya Karayolları İhtisas Kürsüsünden teknik bilirkişi raporu alınması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme sonucu verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karara yönelik itirazın kabulü yerine, delillerin hatalı değerlendirilmesi sonucu yazılı şekilde reddine karar verilmesi,
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen ihbarnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Demre Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 25/05/2018 tarihli ve 2018/318 soruşturma, 2018/329 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin mercii Elmalı Sulh Ceza Hâkimliğinin 01/10/2018 tarihli ve 2018/718 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04/07/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi