Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/13890 Esas 2017/4727 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13890
Karar No: 2017/4727
Karar Tarihi: 06.06.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2015/13890 Esas 2017/4727 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, davalı aleyhine önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebiyle dava açtı. Davalı cevap dilekçesinde davayı kabul etti. Mahkeme, davanın kabulüne, önalım bedeli olarak 191.760,00 TL'nin davalıya ödenmesine, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verdi. Davalı vekili, davanın açılmasında müvekkilinin kusuru olmadığından bahisle temyiz etti. Türk Medeni Kanunu'nun 734. maddesi gereğince önalım hakkı, alıcıya karşı dava açılarak kullanılır. Mülga 743 sayılı kanunun 659 maddesinin yürürlükte olduğu tarihlerde önalım hakkının kullanılması herhangi bir şekle tabi tutulmamıştır. Önalım hakkı dava dilekçesiyle kullanılabileceği gibi yazılı biçimde diğer tarafa ulaştırılmak koşuluyla mektup ya da noter ihtarnamesiyle de kullanılabiliyordu. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun yargılama giderlerine ilişkin hükümleri önalım davalarında da aynen uygulanır. Davalı cevap dilekçesinde açılan davayı kabul ettiğinden, yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekir. Bu nedenle hükmün bu yönden bozulması gerekir. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun
14. Hukuk Dairesi         2015/13890 E.  ,  2017/4727 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 12.03.2015 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.05.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davalı cevap dilekçesinde, davayı kabul ettiğini, şufa bedelinin davacı tarafça bankaya depo edilmesi durumunda davayı kabul edeceğini beyan etmiştir.
    Mahkemece, resmi senette gösterilen bedel ile alıcıya düşen tapu harç ve masrafları toplamı üzerinden davanın kabulüne, önalım bedeli olan 191.760,00 TL"nin davalıya ödenmesine, davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin ve davacı lehine takdir edilen vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir
    Hükmü, davalı vekili, davanın açılmasında müvekkilinin kusuru bulunmadığından bahisle temyiz etmiştir.
    Davacı, dava açmak suretiyle önalım hakkını kullanmıştır. Mahkemece kendisine verilen süre içerisinde tapuda gösterilen satış bedeli ve masrafları depo etmiş olup, satış bedelinde muvazaa iddiası bulunmamaktadır.
    Davalı davaya cevap verme süresi içerisinde davayı kabul ettiğini beyan etmiştir.
    Türk Medeni Kanunun 734. maddesi gereğince önalım hakkı, alıcıya karşı dava açılarak kullanılır. Mülga 743 sayılı kanunun 659 maddesinin yürürlükte olduğu tarihlerde önalım hakkının kullanılması herhangi bir şekle tabi tutulmamıştır. Önalım hakkı dava dilekçesi ile kullanılabileceği gibi yazılı biçimde diğer tarafa ulaştırılmak koşuluyla mektup ya da noter ihtarnamesi ile de kullanılabiliyordu. 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 734. maddesine göre yasal önalım hakkının sadece dava açmak suretiyle kullanılabileceği ilkesi getirilmiştir. Dava dışı irade açıklaması ile önalım hakkının kullanılması yeni kanuni düzenleme karşısında mümkün değildir.
    Paylı taşınmazdan pay satın almayı yasaklayan kanun hükmü bulunmamaktadır. Pay satın alanın kendisine karşı önalım hakkının ileri sürüleceğini bilmesi mümkün değildir. Pay satın almadan önce diğer paydaşların önalım hakkını kullanmayacaklarına dair beyanlarını almaya zorunlu kılan yasal bir hüküm de bulunmamaktadır.
    Hukuk Muhakemeleri Kanununun yargılama giderlerine ilişkin hükümleri önalım davalarında da aynen uygulanır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 312/2. maddesi gereğince davalı, davanın açılmasına kendi hal ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkum edilemez.
    Somut olayda; davalı cevap dilekçesinde açılan davayı kabul ettiğinden Hukuk Muhakemeleri Kanunu 312/2 maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerekir. Bu nedenle kendisini vekil ile temsil ettiren davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi ve yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesi doğru olmadığından hükmün bu yönden bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda bu yönden açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.06.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.