12. Ceza Dairesi 2019/4586 E. , 2019/8136 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle Öldürme
Hüküm : Sanıklar hakkında ayrı ayrı Beraat
Taksirle öldürme suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hükümler, katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suçun sanıklar Sanıklar ... ve ... tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanıkların cezalandırılmaları gerektiğine, ölüm olayı ile sanıkların eylemleri arasında illiyet bağı bulunduğuna, beraat kararlarının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, sanıklar ... ve ..."ın beraatine ilişkin hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen beraat hükümlerine yönelik katılanlar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; katılanlar vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Katılanların babası 1959 doğumlu müteveffa Atilla Atılgan"ın, 18.9.2010 tarihinde saat 16.00"da araç dışı trafik kazası geçirdiği ve saat 16.21"de Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Acil Servisine girişinin yapıldığı, bilincinin açık, solunumunun spontan, genel durumunun orta-iyi olduğu, 17.30"da alınan batın ultrasonografisinde (USG) serbest sıvı izlenmediği, 7 saat sonra (19.9.2010 tarihinde) saat 00.30"da alınan USG"de bağırsak ansları arasında serbest sıvı izlenmesi (iç kanama) üzerine genel cerrahi konsültasyonu istenildiği, bu isteğin Dr. ... tarafından yerine getirildiği ve hastaya acil girişim düşünülmediği, aynı gün saat 11.00"da ikinci kez genel cerrahi konsültasyonu yapıldığı ve hastanın Genel Cerrahi Servisine yatışının planlandığı, saat 13.00"da kardiyak arrest nedeniyle hastanın yaşamını yitirdiği, İzmir Adli Tıp Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 23.11.2010 tarih ve 2010/6071/1388 sayılı otopsi raporunda, Atilla Atılgan"ın ölüm nedeninin genel beden travmasına bağlı iç organ (barsak mezosu) yırtılması nedeniyle gelişen iç kanama sonucu meydana gelmiş olduğunun belirtildiği olayda; Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 03/12/2015 tarih ve 2455 karar nolu, “18/09/2010 günü saat 16.21’de araç dışı trafik kazası geçirmesi nedeniyle acil servise getirildiği, TA:150/90 mmHg, N:80/dak, saat 17.30’da yapılan batın USG’nin normal olduğu, acil serviste konsültasyonları istenip takibi yapılırken 19/09/2010 günü saat 13.00’dekardiopulmoner arrest geliştiği, CPR uygulandığı yanıt alınamadığı saat 13.30’da öldüğü bildirilen Mustafa oğlu 1959 doğumlu Atilla Atılgan hakkında düzenlenmiş adli ve tıbbi belgelerde bildirilen veriler Genel Kurulca tekrar değerlendirildiğinde;
A-18/09/2010 günü saat 16.21 sıralarında araç dışı trafik kazası geçirmesi nedeniyle Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Servisine getirildiği, muayenesinde TA:150/90 mmHg, N:80/dk, solunumu spontan, batın rahat, şuuru alert, pupilleri izokorik olan saat 17.30’da yapılan USG’de batında solid organ patolojisi ve serbest sıvı izlenmediği, ortopedi konsültasyonunda sağ el 5. metakarpta kırık 2. ve 3. proksimal interfalangaial eklemde subluksasyon, sol proksimal tibiada fraktür, T8 de kompresyon fraktürü ve yükseklik kaybı tespit edildiği, 19/09/2010 günü saat 00.30’da batın USG’de batında barsak ansları arasında serbest sıvı tespit edildiği, batın BT’sinde batında pelviste barsak ansları arasında, karaciğer çevresinde sıvı imajları mezenterik yağlı dokuda yer yer dansite artımları görüldüğü, saat 03.00 ve 11.00’da genel cerrahi asistanı tarafından konsülte edildiği, 13.00’de ani kardiak arrest geliştiği, CPR yapıldığı, yanıt alınamayınca ölü kabul edildiği, otopsisinde batın açıldığında batında 2000 cc bir bölümü pıhtılaşmış kan olduğu, ince barsakların 15 cm.lik bölümünde mezoda transvers seyirli 3 adet 2’şer cm.lik yırtık, bu bölgede mezoda yaygın ekimoz ve inen kolonun mezoya bağlanma yerinde 8 cmlik bölümünde ekimoz tespit edildiği dikkate alındığında kişinin ölümünün genel beden travmasına bağlı metakarp, torakal vertebra, tibia kırıkları ile birlikte iç organ (bağırsak mezosu) rüptüründen gelişen iç kanama sonucu meydana geldiği,
B-Otopsisinde batında bağırsak mezosu yırtılmasına bağlı 2000 cc bir bölümü pıhtılaşmış kan bulunan kişinin 18/09/2010 günü saat 18.00 de 19/09/2010 günü saat 12.00’e kadar yapılan takibinde tansiyon nabzının 110/80-140/100 mmHg aralığında seyredip saat 12.00’de ölçülen tansiyonun 135/82 mHg olmasının otopsi bulgularıyla uyumlu olmadığı, 19/09/2010 günü saat 00.30’da batın USG’de batında barsak ansları arasında serbest sıvı, batın BT’de batında pelviste, barsak ansları arasında karaciğer çevresinde sıvı imajları tespit edilip saat 03.00’de Genel Cerrahi Asistanı Dr. ... tarafından yapılan genel cerrahi konsültasyonunda hemodinamisinin stabil olduğu ifade edilerek yakın hemodinami ve hematokrit takibi, batın USG kontrolü önerilerek 19/09/2010 günü saat 11.00’de Dr. ... tarafından yapılan 2. genel cerrahi konsültasyonunda batın muayenesinin olağan TA:130/80 mmHg, hematokrit eritrosit desteği olmadan %35.7 ve batın USG’de serbest sıvı olduğu belirtilerek kontrol USG ve hemogram sonrası yatış planlanmamasının, acil ameliyata alınmamasının eksiklik olduğu, genel cerrahi kliniği adına 18/09/2010 günü ve 19/09/2010 günü konsültasyonu yapan Dr. .... ...’ın nöbetçi genel cerrahi uzmanları olan Dr ... ve Dr ...’a danıştıklarını ifade ettiklerinden, Dr. ...’a ve Dr. ...’a atfı kabil kusur bulunmadığı,
C-Genel cerrahi adına 18/09/2010 tarihinde konsültasyonu yapmış olan ... ve 19/09/2010 tarihinde konsültasyonu yapan Dr. ...’ın hastanın klinik durumunu değerlendirmede eksikliklerinin olduğu, her iki hekimin de ortak sorumluluklarının bulunduğu, ancak, kişinin klinik durumu itibarıyla zamanında tanı konularak uygun tedavisinin yapılması durumunda da kurtulmasının kesin olmadığı oy birliğiyle mütalaa olunur...” şeklindeki raporu karşısında; sanıklar ... ve ..."ın eylemleri ile netice arasında illiyet bağının kesin bir şekilde kurulamadığı, bu nedenle sanıkların taksirle öldürme suçundan sorumlu tutulamayacağı, ancak Adli Tıp Kurumu Genel Kurulunun 03/12/2015 tarih ve 2455 karar nolu raporu ve tüm dosya kapsamından sanıklar ... ve ..."ın müteveffanın klinik durumunu değerlendirmede eksikliklerinin olduğu, üzerilerine düşen görevlerini yerine getirmedikleri ve eylemlerinin TCK"nın 257/2. maddesindeki görevi ihmal suçunu oluşturduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.