Abaküs Yazılım
İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2021/651
Karar No: 2022/383
Karar Tarihi: 25.05.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İstanbul Anadolu 12. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/651 Esas 2022/383 Karar Sayılı İlamı

T.C. İstanbul Anadolu 12. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ


ESAS NO : 2021/651 Esas
KARAR NO : 2022/383

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/10/2021
KARAR TARİHİ : 25/05/2022


Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; ----. olarak çalışmakta olduğunu, hakkında davalı tarafından,--- icra takibi başlatıldığını, takibin halen derdest olduğunu, ticari ortağı olan --- kendisi dahil--- mağdur ettiğini,-- olan borçlarına karşılık olarak, kendisine verilmek üzere ----, bu senetten ---olan ve kendisinin de mağdur olduğunu iddia eden --- adındaki şahısın yanına arkadaşı olan --- alıp kendisiyle birlikte ---gittiklerini ve senedin kendilerinde daha güvende olacağını ---zorla aldıklarını, ----- ---görüştüklerini, "kendilerininde ---------- olduklarını ve ayrıca ---- etmemesi konusunda), senedin arkasını cirolamasını ve en kısa zamanda bu parayı tahsil edeceğini, ayrıca emniyet güçlerine karşı bu senedi göstererek kendisinin de alacaklı olduğunu ispat edebileceğini" söylediğini, "senedi çok hızlı bir şekilde tahsil edeceklerini ve kendisine----- vereceklerini" söylediklerini, zaten kendisinin senedi işleme koyacak --- kalmadığını, tamamen bitik halde olduğun-----olan --- olduğunu ve kendisi de bir türlü vaat ettiği ödemeleri yapmadığını,--- eğer bu senedi cirolamazsa bazı kişilerin ve kendilerinin şahsına zarar vereceğini, kendisine hiçbir şekilde zarar gelmeyeceğinin taahhütünü verdiklerini, önceki aylarda ticari ortağı olan ---- civarında bir borcu olduğunu söylediğini, bu sebeplerden ötürü senedi cirolayıp------ vermek zorunda kaldığını,------------ aşamasına kadar senedin şahsında kalacağını ve bizzat kendi evine bıraktıracağını söylediğini ve -------- -------- atmasını istediğini, ----attığını, ama aradan haftalar geçmesine rağmen senedini getirmediği gibi herhangi bir tahsilat sürecini de başlatmadığını, ilerleyen günlerde--- şahsına vereceğini söylediğini ama vermediğini, ----- telefondan adının ----- olduğunu söyleyen birinin şahsını arayarak ortağı olan--- ulaşamadığını ve şahsıyla görüşmek istediğini söylediğini, kabul ettiğini, aynı gün akşam ------ buluştuklarını, toplantıda kendisinin,----- söyleyen kişinin olduğunu, kendilerinin ortağı ---- olduklarını, bu parayı kendisinin vermesi gerektiğini söylediklerini, bunun mümkün olmadığını, hemen hiç parasının olmadığını, bütün birikimimin ortağı olan--- olduğunu, çok mağdur olduğunu söylediğini, buna rağmen --- gelecek, aksi halde seni vururuz, ölür gidersin" dediğini, eşi adına olan (ama aslında 2/3'ü baldızı ve bacanağının olan)--- istedilklerini, böyle bir durumun söz konusu olmayacağını, aksi halde yuvasının dağılacağını ifade ettiğini, buna rağmen;------- hemde ortağın -------- ------diyerek tehdit ettiklerini,------, kendisine yardımcı olamayacağını, böyle bir durumun söz konusu bile olamayacağını ve kendisini tehdit eden ----şikayetçi olacağını söylediğini, bunun üzerine --------- yarından tezi yok o senedi de işleme koyacağım. Bundan sonrasını sen düşün” diyerek tehdit ettiğini, hemen kendileri hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, sonraki günlerde, ----- ile birlikte tehdit eden kişinin adının ----- olduğunu öğrendiğini, --- tarihinde ise -------verdiğini ve onun da hakkında icra takibi başlattığını öğrendiğini, bu komploya dahil olan bu kişiler hakkında ---ticari ilişkisi olmadığını, 4 ay öncesine kadar da hiçbirini tanımadığını beyanla, davalıya borcunun bulunmadığının tespitine, ---- yapmış olduğu suç duyurusu sonuçlanana kadar icra takibinin durdurulmasına, senedin kendisine verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından daha önce -------esas numaralı dosya üzerinden tarafına menfi tespit davası açtığını ve mahkeme tarafından---iş bu davayı görevsizlik nedeniyle reddedildiğini,--- kesinleştiğini ve ilgili mahkemesine gönderilmek için verilen --- dolmadığını, davacı tarafın--- esas sayılı dosyası ile tarafına konusu, tarafları ve bedeli aynı olan menfi tespit davası açıldığını, davacı ----açılmış ve halen görülmekte olan bir dava var iken , davacının aynı konuda, aynı hukuki vakıaya dayanarak bir başka mahkeme önünde ikinci kez dava açması HMK hükümlerine aykırı olmasından dolayı derdestlik itirazının bulunduğunu hem bu nedenle hemde davacı tarafın açmış olduğu davanın haksız olması nedeniyle reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; davacının davalıya borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkememizce--- üzerinden dosyamız arasına alınmış olup incelenmesinde; taraflarının ve dava konusunun aynı olduğu ve iş bu davanın açılış tarihinin----açılan davanın ise 14/10/2021 tarihi olduğu anlaşılmıştır.
Dava şartları, mahkemenin davanın esası hakkında yargılamada bulunabilmesi için gerekli olan şartlardır. Diğer bir anlatımla; Dava şartları, dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esasına girebilmesi için aranan--- koşullardır. Mahkeme, hem davanın açıldığı günde, hem de yargılamanın her aşamasında dava şartlarının tamam olup olmadığını kendiliğinden araştırıp, inceler ve bu konuda tarafların istem ve beyanları ile bağlı değildir. Dava şartları dava açılmasından, hüküm verilmesine kadar varolmalıdır. Dava şartlarının davanın açıldığı günde bulunmaması ya da bu şartlardan birinin yargılama aşamasında ortadan kalktığının öğrenilmesi durumunda mahkemenin HMK 115 maddesi gereği dava şartı noksanlığı sebebiyle davayı usulden reddetmesi gerekir.
Bir davada derdestliğin kabul edilebilmesi için varlığı gerekli üç koşul birlikte aranır. Bunlar:
1-Bu davanın daha önce aynı veya başka bir mahkemede açılmış olması;
2-Davanın görülmekte (derdest) olması;
3-Daha önce açılmış ve görülmekte olan o dava ile 2. davanın yani bu davanın aynı olması koşullarıdır.
Her iki davanın aynı sayılması için gerekli şartlar bakımından maddi anlamda kesin hüküm ile derdestlik arasında hiç bir fark yoktur. O sebeple bu dava ile görülmekte olan başka bir davanın aynı dava olduğunu söyleyebilmek için; maddi anlamda kesin hükümdeki gibi; her iki davanın taraflarının, dava konusunun ve dava sebeplerinin aynı olması gerekir.
Mahkememizin --- Esas sayılı dosyasının taraflarının ve dava konularının birebir aynı olduğu, her ne kadar ---- tarihinde davanın görev yönünden reddi ile mahkemenin görevsizliğine ve karar kesinleştiğinde ve süresi içerisinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli ---Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş ise de, verilen kararın kesinleşmediği, ayrıca davacının mahkememizdeki işbu davayı ---henüz karara çıkmamışken ---- tarihinde açtığı, dava şartlarının davanın açıldığı tarih itibariyle de tam olması gerektiği, dolayısıyla işbu dava tarihinde açılan davanın---ile derdest olduğu anlaşıldığından, 6100 Sayılı HMK 114/1-ı ve 115/2 maddesine göre ise derdestlik dava şartı nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklandığı üzere;
1-HMK'nın 114/1-ı ve 115/2 maddeleri gereğince derdestlik dava şartı yokluğundan davanın USULDEN REDDİNE,
2-Davacı tarafın ---- talebi kabul edilmiş olduğundan ve dava açılırken harç yatırılmadığından Harçlar kanunu uyarınca alınması gereken 80,70 TL peşin harç, 80,70 TL başvurma harcının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafın --- mahkememizce kabul edildiğinden 155,75 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair; davacı ile vekilinin yüzüne, davalının yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere oybirliğiyle verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi