11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/403 Karar No: 2017/1248 Karar Tarihi: 22.02.2017
Vergi usul kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/403 Esas 2017/1248 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, vergi usul kanununa muhalefet suçundan mahkum edilmiştir. Temyiz itirazları değerlendirilerek hükümler onanmıştır. Ancak, sanık hakkında 2004 yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazları incelenirken suçun zamanaşımı süresinin dikkate alınmadığından, bu hüküm bozulmuştur. Sanık, 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2, 5271 sayılı Kanun'un 223/8 maddeleri uyarınca düşürülmüştür. Kanun maddeleri; 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi 1. fıkrasının (b) bendi, 765 sayılı TCK'nun 102/4 ve 104/2, 5271 sayılı Kanun'un 223/8 maddeleridir.
11. Ceza Dairesi 2017/403 E. , 2017/1248 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi usul kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Cumhuriyet savcısının temyizinin sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilen hükme yönelik olduğu cihetle, buna hasren yapılan incelemede; 1-Sanık hakkında 2005-2006 takvim yıllarında sahte fatura düzenlemek suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinde yer alan haklar yönünden de hak kısıtlılığına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında yeniden değerlendirilmesi mümkün görülmüştür. Bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonucuna uygun şekilde vasfı tayin, cezayı arttırıcı nedenin nitelik ve derecesi, azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA, 2-Sanık hakkında 2004 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükümleri uyarınca; sanığa yüklenen suçun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu, suç tarihinde yürürlükte bulunan ve lehe olan 765 sayılı TCK’nun 102/4. ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suçun işlendiği tarihten hüküm tarihine kadar gerçekleştiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanık müdafii ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK’nun 102/4 ve 104/2 ve 5271 sayılı Kanun"un 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 22.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.