20. Hukuk Dairesi 2015/13306 E. , 2017/2401 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili ile davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı ... Yönetimi vekili 26.06.2012 havale tarihli dilekçesiyle, ... köyünde yapılan 3302 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması sırasında, P.CLXXIII (173) poligon numarasıyla belirlenen taşınmazın; aynı tarihli birleşen dosya dava dilekçesinde ise P.CLXXII (172) poligon numarasıyla belirlenen taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından ... niteliğini kaybetmedikleri halde, ... Kadastro Komisyonunca ... sınırları dışına çıkarıldıkları iddiasıyla, dava konusu P.CLXXII (172) ve P.CLXXIII (173) poligon numaralı taşınmazların ... sınırları dışına çıkarma işlemenin iptali ile bu taşınmazların ... vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tescilleri ile beyanlar hanesindeki şerhlerin terkini istemleriyle her bir taşınmaz yönünden ayrı ayrı dava açmıştır.
Mahkemece, HMK"nın 166. maddesi gereğince davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne ve dava konusu... köyü, P.CLXXII (172) ve P.CLXXIII (173) poligon numaralı taşınmazlar hakkındaki 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasının iptali ile taşınmazların ... sınırları içerisine alınmasına karar verilmiş, hükmün davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 10/02/2014 tarih 2013/5710 E-2014/1594 K sayılı kararı ile bozulmuştur.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [ “6831 sayılı Kanunun 11. maddesine göre, ... sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı ... Genel Müdürlüğünce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler ile Çevre ve ... Bakanlığıdır (... ve Su İşleri Bakanlığı). ... Yönetimi ise, sadece Hazineyi taraf göstererek eldeki davayı açmıştır. Ancak, Hazinenin bu tür davalarda taraf sıfatı bulunmamaktadır.
Bilindiği üzere taraf ehliyeti, 6100 sayılı HMK’nın 114/1-d maddesine göre dava şartıdır. Mahkeme, dava şartı noksanlığını tesbit ederse, davanın usûlden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise, bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse, davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usûlden reddeder (HMK"nın 115/2. maddesi). Yine, HMK"nın “Tarafta İradî Değişiklik” başlığını taşıyan 124. maddesinde aynen “Bir davada taraf değişikliği, ancak, karşı tarafın açık rızası ile mümkündür. Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır. Ancak, maddî bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın
rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder.” denilmektedir.
O halde, mahkemece; öncelikle, kanunî prosedüre uygun olarak HMK"nın 115/2. maddesine göre, davacı ... Yönetimine, davayı doğru hasma yöneltmesi için kesin süre verilmeli, HMK’nın 124. maddesine göre usûlüne uygun olarak davalı tarafta değişiklik yapılsa dahi davacı ... Yönetiminin Hazineye karşı açtığı davanın pasif sıfat yokluğu sebebiyle reddine karar verilmelidir. ... Yönetimi, verilecek kesin süre içinde husumeti doğru hasma yöneltir ve tarafta iradî değişiklik HMK’nın 124. maddesinde açıklandığı şekliyle sağlanabilirse (karşı tarafın açık rızası veya maddenin üçüncü ve dördüncü fıkralarında açıklanan hususlarla sınırlı olmak üzere hâkimin gerekçeli kabulüyle) mahkemece varsa çekişmeli taşınmazı fiilen kullanan kişi veya kişiler (hak sahibi kişi veya kişiler) ile Çevre ve ... Bakanlığının (... ve Su İşleri Bakanlığının) davaya katılımı sağlanarak husumet yaygınlaştırılmalı ve tarafların savunma ve delillerini bildirmesine olanak tanındıktan sonra işin esasına girilmelidir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.”] denilmiştir.
Mahkemece bozma kararına uyulmasının ardından yapılan yargılama sonunda; dava konusu taşınmazların dört tarafının ormanla çevrili humuslu ... toprağına sahip ... vasfında olup ... niteliğini yitirmedikleri gerekçesiyle davanın kabulüne, taşınmazlar hakkındaki 2/B uygulamasının iptali ile taşınmazların ... sınırları içerisine alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili ve ... tarafından esasa ilişkin olarak temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, altı aylık süre içinde açılan 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılıp 11.09.1949 tarihinde ilân edilerek kesinleşen ... kadastrosu, daha sonra 2003-2007 yılları arasında yapılıp 30.12.2011 tarihinde ilân edilerek itirazlı yerler yönünden kesinleşen, eldeki dava yönünden ise kesinleşmeyen evvelce sınırlaması yapılmamış ormanların kadastrosu ve evvelce sınırlaması yapılmış ormanlarda 3302 sayılı Kanun ile değişik 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
1)Davalı ...’nın temyiz itirazları yönünden mahkemece yapılan araştırmaya, hükme esas alınan bilirkişinin usulünce yaptığı araştırma sonucu, çekişmeli taşınmazın toprağının ... toprağı olduğu, eylemli ... vasfının yakın zamanda zorla yok edildiği ve 31.12.1981 tarihinden önce doğal yollardan ... niteliğini yitiren yerlerden olmadığı belirlenerek davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalı kişinin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2)Davalı Hazinenin temyiz itirazlarına gelince, mahkemece bozma kararına uyulduğu halde, bozma gerekleri yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; hükmüne uyulan bozma kararında, 6831 sayılı Kanunun 11.maddesine göre ... sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı ... Genel Müdürlüğünce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler ile Çevre ve ... Bakanlığı (... ve Su İşleri Bakanlığı) olacağından, ... Yönetiminin sadece Hazineyi taraf göstererek açtığı eldeki davada Hazine aleyhine açılan davanın pasif sıfat yokluğu
sebebiyle reddine karar verilmesi gereğine değinilmesine rağmen, mahkemece bozma sonrası yapılan yargılama sonrasında sadece davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş, davalı Hazine bakımından açılan davanın reddine ilişkin hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir.
SONUÇ : 1) Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle; davalı ..."nın temyiz itirazlarının REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) Yukarıda ikinci bentte açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bu yönden BOZULMASINA 23/03/2017 günü oy birliği ile karar verildi.