Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/8977 Esas 2017/4695 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8977
Karar No: 2017/4695
Karar Tarihi: 05.06.2017

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/8977 Esas 2017/4695 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı vekili, davalılara ait parseller üzerinden geçit hakkı kurulması talebinde bulunmuştur. Mahkeme, davayı kabul etmiş ve kararın bir kısmı Daire tarafından bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, mahkeme dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermiştir. Davacı vekili bunu temyiz etmiştir ve Yargıtay, kararın hatalı olduğunu belirterek bozmuştur. Kanun maddeleri: Türk Medeni Kanunu'nun 747. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1-c ve 115/2 maddeleri, HMK m.20.
14. Hukuk Dairesi         2016/8977 E.  ,  2017/4695 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.02.2012 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın usulden reddine dair verilen 02.10.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması isteğine ilişkindir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, bir kısım davalıların temyizi üzerine Dairemizin 22.09.2014 tarihli, 2014/4780 Esas, 2014/10271 Karar sayılı ilamıyla; “...Somut olaya gelince; davacı 4262 parsel sayılı taşınmazının genel yola bağlantısının bulunmadığını ileri sürerek, davalılara ait 4188, 4196, 4221, 4222, 4223, 4225 parsel sayılı taşınmazlar üzerinden geçit hakkı kurulmasını istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne, 4262 parselle aynı yerde bu parsel lehine 4223 ve 4221 parseller üzerinden bilirkişi Uğur Arslan tarafından hazırlanan krokide kırmızı renkle boyanan ve 9. alternatif olarak gösterilen güzergahtan 4196 nolu parseldeki geçit hakkı ile kurulan yola bağlanmak suretiyle geçit tesisine karar verilmiştir.
    Zorunlu geçit istemi değerlendirilirken, genel yola ulaşacak seçenekler arasında, daha önce üzerinde geçit kurulmak suretiyle genel yola bağlanmış bir taşınmaz varsa, diğer koşullarla çelişmediği ölçüde, bu seçenekten yararlanılarak bir sonuca ulaşmak mümkündür.
    Böyle bir seçenek öngörülürse, başkaca taşınmaz yararına önceden kurulan geçitin yükü artacağından, bu taşınmazlar için de uygun bir bedele hükmedilmesi gerekir.
    4262 parsel sayılı taşınmaz lehine 4221 ve 4223 parsel sayılı taşınmazlardan tesis edilen geçit güzergahının ana yola kesintisiz bir şekilde bağlantısı sağlanması gerekirken kesintisizlik ilkesine aykırı olarak daha önce aleyhine geçit tesis edilen 4196 parsel sayılı taşınmaza bağlanması doğru görülmemiştir.
    Bu durumda mahkemece davacıya ait 4262 parsel sayılı taşınmazın genel yola kesintisiz bir şekilde bağlantısı sağlanmalı ayrıca aleyhine geçit kurulan 4196 parsel sayılı taşınmazın yükü artacağından bilirkişi vasıtasıyla uygun bir geçit bedeli tespit edilerek taşınmaz maliklerine ödenmek üzere depo ettirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.
    Kabule göre de yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken davalılardan tahsiline karar verilmesi de doğru görülmemiştir.” gerekçesiyle bozulmuştur.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, HSYK"nun 23.07.2015 gün ve 1157 sayılı kararı ile Gebze"de Asliye Ticaret Mahkemesi kurulup, 07.09.2015 tarihinde faaliyete geçtiğinden bahisle mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2 maddeleri gereğince davanın usulden reddine, HMK m.20 uyarınca, süresi içerisinde başvurulması halinde dosyanın görevli Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Mahkemece, yukarıda değinilen bozma ilamımız doğrultusunda araştırma ve inceleme yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
    05.06.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.