11. Hukuk Dairesi 2017/1330 E. , 2018/8071 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 30/11/2016 tarih ve 2014/974 E - 2016/1282 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin ESASTAN reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 14/02/2017 tarih ve 2017/48-2017/47 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı şirket vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Duygu Koçyiğitoğlutarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette 500 pay hisseye sahip olduğunu ve azınlıkta bulunduğunu, şirketin yönetim ve ticari faaliyetlerinde kâr elde etme ve kâr dağıtımında şirket çoğunluğunun azınlık pay sahibi aleyhine hareket ettiklerini, kendi çıkarlarını kolladıklarını, müvekkilinin ekonomik menfaatlerinin gözetilmediğini, şirketten bilgi alma ve denetim ile yönetime katılma haklarının engellendiğini ileri sürerek, şirketin haklı nedenlerle fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının asıl amacının müvekkili şirketteki payını satarak ayrılmak olduğunu, davacı ile 19/11/2007 tarihli ön protokol imzalandığını, pay satışının gerçekleşmemesi üzerine davacının, davalı şirket aleyhine davalar açtığını ve açılan bu davaların reddine karar verildiğini, davacının dilekçesinde talep ve iddialarının yasal dayanaktan yoksun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca davacının, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine ilişkin davasının reddine, 6102 sayılı ....nun 531/1. maddesi gereğince davalı şirketin feshi yerine davacı payının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değeri olan; 903.677,30 TL"nin davalı şirket tarafından davacıya ödenerek, davacı ..."in davalı ... San. ve Tic.A.Ş. ortaklığından çıkarılmasına karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili istinaf talebinde bulunmuş olup, ... Bölge adliye Mahkemesince istinaf isteminin esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı şirket vekili temyiz etmiştir.
Dava, şirketin haklı nedenle fesih ve tasfiyesi talebine ilişkindir. Mahkemece 6102 sayılı ... 531/1 maddesi uyarınca şirketin feshi yerine davacıya ayrılma akçesi ödenmesi suretiyle ortalıktan çıkarılmasına karar verilmiştir.
Ancak, davacı 12.03.2014 havale tarihli dava dilekçesinde ve yargılama aşamalarında, davalı şirket yönetim ve denetim kurulu üyelerinin yüksek ücretler aldıkları, adı geçen üyelere ve diğer ortaklara usule uygun olmayacak şekilde araç tahsisi yapıldığı, bu suretlerle şirket net karının düştüğü, yönetim ve denetim kurulu üyelerinin kötü niyetli olarak kendisinin yönetim ve denetime katılmasını engelledikleri iddiasına dayalı olarak şirketin haklı neden ile feshini istemiş ise de, ileri sürülen iddialar 6102 sayılı ... 553. madde ve devamında belirlenen sorumluluk davasının konusunu oluşturacağından, şirketin feshi için haklı neden olarak değerlendirilemez. Bu nedenle, mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz isteminin kabulü ile İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULARAK KALDIRILMASINA, HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 19/12/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.