12. Ceza Dairesi 2017/10928 E. , 2019/8105 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : Sanık ... hakkında; TCK’nın 85/1, 62. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle öldürme suçundan sanık ...’in mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık ... müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Olay tarihinde halen yapımı devam eden ... İnşaat şirketine ait inşaatta, ölen ..."ın zeminde inşaat asansörüne çimento yüklediği ve sanık ..."ın inşaat gırgır vincini içerisinde iki adet çimento torbası bulunduğu halde inşaat asansörü ile yukarıda doğru çıkardığı sırada inşaatın en üst katındaki aparatının kopması sonucu en üst katta bulunan üç kollu aparatların ve çimento bırakılan kovanın içerisinde bulunan iki torba çimento ile birlikte aşağıya düşmesi sonucu ..."ın kafadan aldığı darbe ile olay yerinde vefat ettiği olayda sanık ...’in inşaatın müteahhidi olduğu, vinç kullanan işçilerin ustalık belgesinin bulunmadığı, inşaatta çalışan işçilere iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili herhangi bir eğitiminin verilmediğini beyan ettiği; yargılama safhasında iş güvenliği uzmanı olan üçlü bilirkişi heyetinden alınan raporda; çalışılan iş yerindeki iş güvenliği tedbirlerinin alınmasını, işçilerin bilgi ve görgüsüne bırakan ve denetim eksikliği bulunan işveren Mustafa’ nın asli; her ne kadar soruşturma aşamasında alınan bilirkişi raporunda gırgır vinç makinesini kullanan işçi ...’ ın gerekli tedbiri almayıp makineyi kusurlu kullandığından kusurlu olduğu belirtilmişse de Erkan’ ın gırgır vinç makinesini tehlikeli veya kusurlu kullandığına dair herhangi bir bilgiye rastlanılmamış olup Erkan’ ın kazanın oluşumundan dolayı kusursuz olduğu; kazazede Fahrettin’ in gırgır vincin yük kovasına yüklemesi yaptıktan sonra aşağıda tehlike oluşacak yerde bulunmasından dolayı güvenliğini almakta yetersiz kaldığı, yapmaması gereken tehlikeli davranışı yapmasından dolayı kendi ölümünden ötürü tali kusurlu olduğu; şantiyede iş sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanması ile ilgili yetki ve sorumluluğu bulunan, gerekli tedbirlerin alınmasında, aldırılmasında ihmali bulunan ve kazanın olduğu inşaatta şantiye şefi olarak görevli olan mimar Berna Bahar’ın tali kusurlu olduğu; kazanın meydana geldiği inşaatta, kazadan yaklaşık 2 ay kadar önce iş güvenliği uzmanı Hikmet Bulut tarafından hazırlanmış olan risk analiz raporunda gırgır vinç ile ilgili risklerden ve yapılması gereken düzeltici ve önleyici faaliyetlerden bahsedilmediği, sadece mobil vinç ile ilgili bazı risklerden bahsedildiği, ancak kazanın gırgır vinç kullanımı sırasında meydana geldiği, hemen her inşaatta kullanılan bu vinç ile risk analiz raporunda bahsedilen mobil vincin birbirinden farklı iki mekanik alet olduğu anlaşılmış olduğundan kaza ile ilgili riskleri ortaya koymamasından ötürü iş güvenliği uzmanı Hikmet Bulut’ un tali kusurlu olduğu; Yapı Denetimi Hizmet Sözleşmesinde ‘’Yapı denetim kuruluşu inşaat alanında işçi sağlığı ve iş güvenliği ile çevre sağlığı ve güvenliğinin korunması için gereken tedbirlerin alınıp alınmadığını kontrol eder’’ denmektedir, buna göre işçi sağlığı ve iş güvenliğinin korunması için gerekli tedbirlerin alınmasında, aldırılmasında ihmali bulunan ve kazanın olduğu inşaatta yapı denetimi görevini üstlenen ... Yapı Denetim Ltd Şti’ nin tali kusurlu tespit edilen olayda, sorumlu bu kişiler hakkında soruşturma yürütülüp, meydana gelen olayda kusurlu olup olmadığının tespiti bakımından Cumhuriyet Başsavcılığına suç ihbarında bulunduğu, akabinde dava açılması halinde, açılan davanın bu dosya ile birleştirilip, tüm sanıkların kusur durumları birlikte değerlendirilerek sonucuna göre hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde sanık ...’in mahkumiyetine, diğer sanık ...’ın beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.07.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.