16. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4181 Karar No: 2018/987 Karar Tarihi: 28.03.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/4181 Esas 2018/987 Karar Sayılı İlamı
Özet:
16. Ceza Dairesi, TCK'nın 314/2, 58/9, 53, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunu esastan reddetti. Dosyanın incelenmesinde, yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiği, ileri sürülen iddia ve savunmaların eksiksiz olarak sergilendiği ve sanığın suçun sübuta erdiği konusunda yeterli ve kesin delillerin bulunduğu belirtildi. Sanığın kullandığı telefon hattında kurulu olan \"Bylock\" programına ilişkin tespit ve değerlendirme tutanağı dosya içerisine alınmamış olsa da, diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olduğu gerekçesiyle sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kabul edilmediği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri: Türk Ceza Kanunu'nun 314/2, 58/9, 53, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2017/4181 E. , 2018/987 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 58/9, 53, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usulü işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, toplanan delillerin suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanığın kullandığı telefon hattında kurulu olan "Bylock" programına ilişkin tespit ve değerlendirme tutanağının dosya içerisine alınmadığı ancak, dosya kapsamı, tanık beyanı ve sanığın kollukta avukat huzurunda ve sorguda alınan ifadeleri de göz önüne alınarak, diğer delillerin suçun sübutu için yeterli olması nedeniyle sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 28.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.