12. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/15886 Karar No: 2012/33055
Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2012/15886 Esas 2012/33055 Karar Sayılı İlamı
12. Hukuk Dairesi 2012/15886 E. , 2012/33055 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 6. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 16/02/2012 NUMARASI : 2010/1191-2012/73
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK"nun 82/12. maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. İcra mahkemesince, borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel bilirkişilere tesbit ettirildikten sonra, haczedilen yerin kıymeti bundan fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden yukarıda nitelikleri belirlenen mesken için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Bu kıstasları aşan nitelik ve evsaftaki yerlerle, makul ölçüleri geçen oda ve salonu kapsayan ve ikamet için zorunlu öğeleri içeren bir meskenin dışındaki yerler, maddede öngörülen amaca aykırıdır. Somut olayda, meskeniyet iddiasında bulunulan taşınmazın tapuda Ankara ili ..... ilçesi, ....mahallesi, ...ada, ... parselde, zemin kat .. nolu bağımsız bölüm olarak borçlu adına kayıtlı olduğu görülmektedir. Hükme esas alınan 08.09.2011 tarihli bilirkişi raporunda; taşınmazın değerinin 60.000TL ve şikayetçinin halen oturduğu konutun, semt, konum ve fiyatı itibariyle sosyal statüsüne uygun olduğunun belirtildiği, mahkemece lüzum üzerine alınan 28.12.2011 tarihli ek bilirkişi raporunda ise, şikayetçinin oturduğu bölgede 1+1 dairelerin ortalama 50.000TL-60.000TL arasında alınıp satıldığının belirtildiği ancak borçlunun daha mütevazi bir semtte haline uygun meskeni alabileceği değerin net şekilde belirlenmediği, dolayısıyla raporun bu hali ile hüküm kurmaya elverişli olmadığı görülmektedir. O halde mahkemece yapılacak iş; bilirkişiden yeniden ek rapor alınmak suretiyle yukarıda açıklandığı üzere borçlunun, Ankara"da bulunduğu yerden daha mütevazi koşullara sahip yerlerde haline münasip evi alabileceği değerin net olarak belirlenmesinden sonra borçlunun haline münasip ev alabileceği miktar, mahcuzun değerinden az ise mahcuzun satılarak, borçlunun haline münasip ev alması için gerekli bedelin kendisine, artanın alacaklıya ödenmesine, satışın borçlunun haline münasip ev alabileceği miktardan az olmamak üzere yapılmasına karar vermekten ibarettir. Eksik inceleme ile net olmayan yetersiz bilirkişi raporuna dayalı olarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.