Esas No: 2007/11-647
Karar No: 2007/708
Karar Tarihi: 3.10.2007
Geciktirici Sebep - Stopaj - Vergi Yükümlüsü - Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2007/11-647 Esas 2007/708 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir vakfın bankaya yatırdığı mevduat faizinden kesilmeyen vergi borcu ve gecikme tutarı nedeniyle vergi yükümlüsü olan bankadan tahsil edilmesi talebiyle açılmıştır. Ancak, vergi sorumlusu olan davacı bankanın yanı sıra verginin yasal değişiklik nedeniyle doğduğunu bilen ve denetim yapması gereken vakfın da maddi kusurlu olduğu kabul edilmiştir. Bu nedenle, kararın direnme şeklinde verilmesi usul ve yasaya aykırıdır ve önceki kararda olduğu gibi davalı vakfın da kusurlu olduğu kabul edilerek uygun bir karar verilmesi gerekmektedir. Bu çerçevede, Hukuk Genel Kurulu kararı ile direnme kararı bozulmuştur.
818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 98. ve 44. maddeleri bu kararda referans alınan kanun maddeleridir.
Hukuk Genel Kurulu 2007/11-647 E., 2007/708 K.
Hukuk Genel Kurulu 2007/11-647 E., 2007/708 K.
- GECİKTİRİCİ SEBEP
- STOPAJ
- VERGİ YÜKÜMLÜSÜ
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 98 ]
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 44 ]
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; İstanbul 10.Asliye Ticaret Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 25.11.2004 gün ve 2001/575 E, 2004/1250 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 18.12.2006 gün ve 2006/12915-2006/13505 K. sayılı ilamı ile,
(...Davacı vekili, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 4369 sayılı Kanun ile değişik 94/8 nci maddesi uyarınca 29.7.1998 tarihinden itibaren Kurumlar Vergisinin bütünüyle kapsamı dışındaki dernek ve vakıflara stopaj yükümlülüğü getirildiğinden davalı vakfın müvekkili banka nezdindeki mevduatı ile ilgili vergisi kesilmeyen faiz ödemelerinden dolayı müvekkilince anapara vergi borcu ve gecikme tutarı (185.585.260.865) TL.nin Vergi Dairesine 20.9.2001 tarihinde yatırıldığını, vergi yükümlüsünün davalı mudi olduğunu ileri sürerek, anılan meblağın faiziyle birlikte davalıdan rücuan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine dairemizce onanmıştır.
Davacı vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur.
1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin aşağıda (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Ancak, her ne kadar stopajın vergi dairesine yatırılması vergi sorumlusu bulunan davacı bankaya ait bir yükümlülük ise de, vergi yükümlüsü olan ve yasa değişikliği nedeniyle verği yükümlülüğünün doğduğunu bilen ve verginin yatırılmadığını bilmek durumunda olan davalı Vakfın da bu hususu denetlememesi ve davalı bankayı uyarmaması da BK.nun 98/2 nci maddesi delaletiyle sözleşme ilişkilerine de uygulanması gereken BK.nun 44 ------- kusur teşkil edeceği açıktır. Nitekim Dairemizce de emsal bir olayda bu husus kabul edilmiştir.
(24.1.2005 tarih 2004/3738 Esas, 2005/156 Karar) Bu itibarla, mahkemece davalının da olayda müterafik kusurlu olduğu kabul edilerek, bu oran belirlenmek neticesine göre bir karar tesis edilmek gerektiğinden davacı vekilinin bu yöne ilişen karar düzeltme itirazının kabulüyle Dairemizin 22.6.2006 tarih ve 2005/4698 Esas 2006/7340 Karar sayılı ilamının ortadan kaldırılarak, yerel mahkeme kararının davacı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir...) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
TEMYİZ EDEN: Davacı vekili
HUKUK GENEL KURULU KARARI
Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre,Hukuk Genel Kurulu"nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken,önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
SONUÇ:Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile,direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı H.U.M.K.nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA,istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, 3.10.2007 gününde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.