1. Hukuk Dairesi 2016/17063 E. , 2017/186 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ-ECRİMİSİL
Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabul kısmen reddine ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, bağımsız bölüme el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı, çekişmeli bağımsız bölümü 06/07/2006 tarihinde satın aldığını, anılan taşınmazda ikamet eden davalıya ihtiyaç nedeniyle taşınmazı 6 ay içerisinde boşaltması için 18/07/2006 tarihli ihtarı gönderdiğini, 04/10/2006 tarihli ikinci ihtar ile taşınmazın tahliyesi ile ödenmemiş 3 aylık kira bedelini istediğini, davalının ise taşınmazı tahliye etmediği gibi kira bedellerini de ödemediğini ileri sürerek davalının çekişmeli bağımsız bölümden tahliyesi ile 7.000,00 TL’nin davalıdan alınmasını istemiş, 16/03/2010 tarihli ıslah dilekçesi ile, davalının çekişmeli bağımsız bölümü haksız işgal ettiğini ileri sürüp fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 7.000,00 TL ecrimisilin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, aynı mahkemece işlemden kaldırılan 2007/209 Esas sayılı dosyası nedeniyle derdestlik itirazında bulunduğunu, çekişmeli bağımsız bölümde kiracı değil malik olduğunu, davacı ile aralarında yazılı ya da sözlü bir kira ilişkisinin bulunmadığını, yeni iktisap nedeniyle tahliye davası açılamayacağını, ayrıca Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/217 Esas sayılı dosyasında çekişmeli bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile adına tescil istemli davanın halen derdest olduğunu, anılan dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini bildirip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yargılama sırasında çekişmeli bağımsız bölümün tahliye edildiği gerekçesiyle el atmanın önlenmesi isteği yönünden karar verilmesine yer olmadığına, ecrimisil isteği yönünden taleple bağlı kalınarak 7.000,00 TL’nin davalıdan alınmasına karar verilmiştir.
./..
Bilindiği üzere; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 683. maddesinde; malikin hukuk düzeninin sınırları içerisinde o şey üzerinde dilediği gibi kullanma, tasarrufta bulunma, yararlanma yetkilerine sahip olduğu, malını haksız olarak elinde bulunduran kişiye karşı her türlü el atmanın önlenmesi davası açabileceği öngörülmüştür.
Ne var ki, dosya kapsamından dava konusu bağımsız bölümün davacı adına kayıtlı olup olmadığı hususu tespit edilememiştir. Noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen kayıtlardan 702 ada 21 parsel sayılı taşınmaz üzerinde davacı adına kayıtlı bağımsız bölüm bulunmadığı, 702 ada 21 sayılı parselin Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2007/217 E sayılı dosyası içerisinde bahsi geçtiği, bu nedenle anılan parselin çap kaydının ikmal edildiği, ancak eldeki davanın dava dilekçesinde çekişmeli bağımsız bölümün bulunduğu ada ve parsel numarası bildirilmediğinden ve yargılama sırasında davacı tarafa bu hususta bir açıklama yaptırılmadığından hangi ada ve parsel üzerinde bulunan bağımsız bölümün dava konusu edildiği anlaşılamamıştır.
Hâl böyle olunca, dava konusu bağımsız bölümün hangi ada ve parsel üzerinde kaldığının davacı taraftan sorulması, tespit edilen taşınmazın çap kaydının ilgili tapu müdürlüğünden celbi, davacının dava konusu edilen bağımsız bölümde kayıt maliki olup olmadığı hususunun tespit edilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir iken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.