MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)

Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı kooperatif üyesi olduklarını, davalı kooperatifin 16.02.2012 tarihli genel kurul toplantısının 9. maddesi gündemi ile zemin katlarda bulunan 12 adet boş daireye (kapıcı dairelerine) 4.000,00 TL aidat ödemek Haziran 2002 itibari ile diğer normal katlardaki üyelerin ödeyecekleri aidatların yarısını ödemek şartı ile üye kabul edildiklerini, proje tadilatı ile daha sonradan kapıcı dairelerinin normal konut dairelerine çevrileceklerinin taahhüt edildiğini, 2005 yılında meskenlerin oturulabilir hale getirilmelerinin ardından dairelerin tüm iç işçilik eksikliklerinin bizzat müvekkilleri tarafından tamamlanmaları suretiyle meskende oturmaya başladıklarını, diğer üyelere evlerin anahtar teslim şeklinde verilmelerine rağmen, şartlı üyeler ise kendileri eksiklikleri tamamladıkları halde diğer üyelerin katkı bedellerinin yarısını ödemeyi sürdürdüklerini, proje tadilatı gerçekleştirilemeyip bu meskenlerin davalı kooperatifçe ferdileşme ile bağımsız hale getirilememeleri üzerine, 01.07.2013 tarihli genel kurul gündeminin 3. maddesi ile kooperatif Kanunu"nun 23. maddesine açıkça aykırı şekilde davacı müvekkillerinin üyelik haklarının intifa haklarına dönüştürülmek suretiyle üyelikten doğan hukukunun yok edilmiş olduğundan bahisle ilgili kararın iptaline karar verilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, tüm üyelere dairelerin aynı şekilde teslim edildiklerini, kapıcı daireleri açısından şu anki mevzuata göre proje tadilatı yapılarak merkez haline dönüştürülmeleri mümkün olmadığından, kaldı ki, davacılara üyelikleri kabul edilirken böyle bir taahhütte de bulunulmadığından, alınan kararın; anasözleşme, yasaya ve iyiniyet kurallarına uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma tüm dosya kapsamına göre; davacıların kullanımında bulunan kapıcı daireleri konutların ortak alanı olup, bu konutlar yönünden tasarrufun tüm taşınmaz malikleri tarafından birlikte gerçekleştirilebileceği, 634 sayılı Kanunu"nun 4. maddesi, İmar Kanunu"nun 30 ve 36. maddeleri ile İmar Yönetmeliği"nin 52. maddesine göre ortak kullanım alanı içinde yer alan kapıcı dairelerinin özel mülkiyete konu teşkil edecek şekilde konuta dönüştürülmeleri ve intifa hakkı tesisinin de kanunen imkansız olduğu, bu yönde alınan kararların mutlak butlanla batıl olduğu, bu itibarla mağduriyetin, mevzuata aykırı olarak alınan kararla giderilmesinin mümkün olamayacağı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.