MAHKEMESİ : Çamlıyayla(Kapatılan) İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/03/2012
NUMARASI : 2011/5-2012/1
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun, ihalenin feshi istemi ile yaptığı başvuru üzerine Tarsus İcra Mahkemesi"nce 30.07.2010 tarih ve 2010/249E.-314K. sayılı karar ile mahkemenin yetkisizliğine, talep halinde, dosyanın yetkili ve görevli Çamlıyayla İcra Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verildiği, kararın 27.09.2010 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, borçlunun ise 15.12.2011 tarihinde dosyanın yetkili Çamlıyayla İcra Mahkemesi"ne gönderilmesini istediği görülmektedir.
Yetkisizlik kararının verildiği tarih itibariyle yürürlükte olup uygulanması gereken HUMK. nun 193.maddesi gereğince, görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davacının, karşı tarafa, görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur. Her iki halde de, görevsizlik veya yetkisizlik kararına karşı temyiz süresinin sona erdiği veya Yargıtay"ın onama kararının tebliğ edildiği tarihten başlayarak on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kağıdı tebliğ ettirilmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır. Aynı kural, takip hukukunda da geçerlidir.
İİK.nun 134/4.maddesine göre, ihalenin feshine ilişkin şikayet, görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesine yapılırsa, mahkemece evrak üzerinde inceleme ile başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilir ve bu kararlar kesindir. Bu durumda, yetkisizlik kararının verildiği ve bu kararın tebliğ edildiği tarihte yürürlükte olan HUMK. nun 193.maddesinde öngörülen on günlük yasal süre, hak kaybına neden olunmaması bakımından, karar tarihinden değil, evrak üzerinde verilen ve kesin nitelikte olan ihalenin feshi istemine ilişkin yetkisizlik kararının davacı borçluya tebliğ edildiği 27/09/2010 tarihinden itibaren başlar. İş bu kararın temyiz edilmesi kesinlik niteliğini ortadan kaldırmaz ve gönderme talebinin süresinin başlayacağı tarihi temyiz incelemesi sonuna ertelemez. Hal böyle olunca, borçlu yetkisizlik kararının tebliğ tarihine göre, on günlük süreden sonra 15.12.2011 tarihinde, dosyanın yetkili icra mahkemesine gönderilmesi isteminde bulunduğundan, mahkemece, HUMK. nun 193. madde hükmünün kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle Hukuk Genel Kurulu’nun 06/10/2004 tarih 2004/1-433 kararında benimsendiği gibi, aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, HUMK.nun 193.maddesi gereğince re"sen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilmek suretiyle ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Öte yandan HMK. nun 297. maddesinin (1). fıkrası gereği hükümde “Türk Milleti Adına” ibaresi ile “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
MAHKEMESİ : Çamlıyayla(Kapatılan) İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/03/2012
NUMARASI : 2011/5-2012/1
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun, ihalenin feshi istemi ile yaptığı başvuru üzerine Tarsus İcra Mahkemesi"nce 30.07.2010 tarih ve 2010/249E.-314K. sayılı karar ile mahkemenin yetkisizliğine, talep halinde, dosyanın yetkili ve görevli Çamlıyayla İcra Mahkemesi"ne gönderilmesine karar verildiği, kararın 27.09.2010 tarihinde borçlu vekiline tebliğ edildiği, borçlunun ise 15.12.2011 tarihinde dosyanın yetkili Çamlıyayla İcra Mahkemesi"ne gönderilmesini istediği görülmektedir.
Yetkisizlik kararının verildiği tarih itibariyle yürürlükte olup uygulanması gereken HUMK. nun 193.maddesi gereğince, görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilmesi üzerine davacının, karşı tarafa, görevli veya yetkili mahkemede tebligat yaptırması zorunludur. Her iki halde de, görevsizlik veya yetkisizlik kararına karşı temyiz süresinin sona erdiği veya Yargıtay"ın onama kararının tebliğ edildiği tarihten başlayarak on gün içinde yeniden dilekçe verilmesi veya yeniden çağrı kağıdı tebliğ ettirilmesi gerekir. Aksi takdirde dava açılmamış sayılır. Aynı kural, takip hukukunda da geçerlidir.
İİK.nun 134/4.maddesine göre, ihalenin feshine ilişkin şikayet, görevsiz veya yetkisiz icra mahkemesine yapılırsa, mahkemece evrak üzerinde inceleme ile başvuru tarihinden itibaren en geç on gün içinde görevsizlik veya yetkisizlik kararı verilir ve bu kararlar kesindir. Bu durumda, yetkisizlik kararının verildiği ve bu kararın tebliğ edildiği tarihte yürürlükte olan HUMK. nun 193.maddesinde öngörülen on günlük yasal süre, hak kaybına neden olunmaması bakımından, karar tarihinden değil, evrak üzerinde verilen ve kesin nitelikte olan ihalenin feshi istemine ilişkin yetkisizlik kararının davacı borçluya tebliğ edildiği 27/09/2010 tarihinden itibaren başlar. İş bu kararın temyiz edilmesi kesinlik niteliğini ortadan kaldırmaz ve gönderme talebinin süresinin başlayacağı tarihi temyiz incelemesi sonuna ertelemez. Hal böyle olunca, borçlu yetkisizlik kararının tebliğ tarihine göre, on günlük süreden sonra 15.12.2011 tarihinde, dosyanın yetkili icra mahkemesine gönderilmesi isteminde bulunduğundan, mahkemece, HUMK. nun 193. madde hükmünün kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle Hukuk Genel Kurulu’nun 06/10/2004 tarih 2004/1-433 kararında benimsendiği gibi, aleyhe bozma ilkesi nazara alınamayacağından, HUMK.nun 193.maddesi gereğince re"sen davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilmek suretiyle ihalenin feshi isteminin esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
Öte yandan HMK. nun 297. maddesinin (1). fıkrası gereği hükümde “Türk Milleti Adına” ibaresi ile “gerekçeli kararın yazıldığı tarihin” yer alması zorunlu olup, kanunun bu emredici hükmüne aykırı davranılması da doğru bulunmamıştır.
SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13/11/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.