Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/2051 Esas 2017/1171 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2051
Karar No: 2017/1171
Karar Tarihi: 20.02.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/2051 Esas 2017/1171 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2015/2051 E.  ,  2017/1171 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1-Sanıklardan ...‘ın, mağdur ...‘a ait taşınmazı, Bakırköy 29. Noterliği‘nde 03.06.2011 tarihinde düzenlenen içerik itibariyle sahte vekaletnameye istinaden Başakşehir Tapu Müdürlüğü‘nde diğer sanık Asım Uzun‘a devretmeye çalıştığı esnada yakalandıkları iddiasıyla resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında; sanıklardan ...‘ın ortağı ... ile birlikte emlak işiyle uğraştıklarını, 2011 yılında bahse konu araziyi kendisini ... olarak tanıtan bir bayandan yatırım amacıyla 180.000 TL karşılığında satın aldıklarını, ... Noterliğinde bizzat bu kişinin kendisine vekalet verdiğini, ...‘ı önceden tanımadığını, kendisinin de dolandırıldığını beyan ettiği, yine sanıklardan ...‘un sanık ...‘ın ortağı olan ... isimli kişinin..., ..., ... ve ismini bilmediği bir kişiye daha borcu olduğunu, alacaklıların birbirlerine güvensizlik duymaları nedeniyle, bu borca karşılık bahse konu arazinin güvenilir bir kişi olarak görüldüğü için kendisinin üzerine yapılmasına karar verildiğini, bu sebeple sanık ... ile arazinin devri için Başakşehir Tapu Müdürlüğüne gittiklerini, ... adına düzenlenen vekaletnameden haberdar olmadığını, bu kişiyi tanımadığını savunması, adına sahte vekaletname düzenlendiği iddia olunan ve UYAP kayıtlarından 05.01.2013 tarihinde vefat ettiği tespit edilen ... yönünden olayın hiçbir aşamada araştırılmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; sanık ...‘ın ortağı olduğu belirtilen ve soruşturma aşamasında ifadesine başvurulan ... ile bu kişinin alacaklıları olduğu bildirilen 4 kişinin açık kimlikleri ...‘den de sorulmak suretiyle tespit edilerek tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulması, sanık ... ile ...‘den bahse konu satış bedeline ilişkin kendisini ... olarak tanıtan kişiden imzalı bir belge alıp almadıklarının sorulması, ilgili belgeyi ibraz etmeleri halinde bu belge üzerindeki imza ile vekaletname üzerindeki imzaların karşılaştırılması suretiyle aynı kişi elinden çıkıp çıkmadığının tespitine çalışılması, sahte olarak düzenlenen vekaletname ve ekindeki nüfus cüzdanı üzerinde resmi bulunan şahsın kimliğinin kolluk marifetiyle araştırılması, gerekmesi halinde fotoğraf ...‘ın mirasçılarına da gösterilerek, fotoğraftaki kişinin kimliğinin tespitine çalışılması ve bahse konu satış işleminden haberdar olup olmadıklarının sorulmasından sonra sanıkların hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.