16. Ceza Dairesi 2018/1089 E. , 2018/955 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması
Hüküm : 1-3713 sayılı Kanunun 2/2 maddesi delaletiyle TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK’nın 220/6, 62, 53, 58/9-son, maddeleri uyarınca mahkumiyet,
2-TCK’nın 170/1-c, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK’nın 62, CMUK’nın 326/son, TCK’nın 53, 58/9-son, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç adının "silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme" yerine "silahlı terör örgütüne üye olma" olarak yazılması ile silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan hüküm kurulurken, uygulama maddesi olarak "TCK"nın 314/3 ve 220/6. maddeleri yollamasıyla 314/2. maddesi" yerine "3713 sayılı Kanunun 2/2. maddesi delaletiyle TCK"nın 314/2. maddesinin" gösterilmesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiş, sanık hakkında öncelikle temel ceza tayin edilip sonrasında TCK"nın 220. maddesi 6. fıkra 2. cümle ile indirim uygulandıktan sonra devamında 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince artırım yapılması gerekirken, yazılı şekilde uygulama yapılması sonuç ceza değişmediğinden bozma nedeni yapılmamış, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E. 2015/85 K.
sayılı iptal kararının TCK’nın 53. maddesinin uygulanması ile TCK"nın 58/9. maddesi uyarınca denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilen sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi kazanılmış hak oluşturmayıp infaz aşamasında gözetilmesi mümkün hususlar olarak görülmüştür.
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığın suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiriler dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.