Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4998
Karar No: 2017/2356
Karar Tarihi: 23.03.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/4998 Esas 2017/2356 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, tapu kaydında kayıtlı olan taşınmazının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından bahisle tapu kaydının 454,60 m2'lik kısmının bedel ödenmeksizin ellerinden alındığını ve tazminat istemiyle dava açmıştır. Davacının talebi üzerine yapılan ıslah ile talep miktarı 750.090,00 TL'ye çıkarılmıştır. Mahkeme, davacının kısmi talebi doğrultusunda davalının 730.000,00 TL tazminat ödemesine karar vermiştir. Hüküm davalı Hazine vekili ve davacı kişi vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay Hukuk Dairesi, davacının temyiz itirazlarını reddetmiş, davalı Hazine'nin temyiz itirazlarını kabul etmiş ve hükmün bozulmasına karar vermiştir. Davacının tapu kaydının kadastro tespiti sırasında yanlışlıkla tutulduğu ve 4721 sayılı TMK'nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007. maddesi gereğince tazminat hakkı bulunduğu belirtilmiştir. Yine de, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunun hatalı olduğu tespit edilmiştir ve tazminat miktarı yeniden belirlenerek davalıdan alınması kararlaştırılmıştır
20. Hukuk Dairesi         2017/4998 E.  ,  2017/2356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili 25.07.2013 tarihli dilekçe ile, .... mahallesi, 1 ada 3 parsel sayılı 657,00 m² yüzölçümlü taşınmaz vekil eden adına kayıtlı iken, asliye hukuk mahkemesinin 2012/85 E. - 2012/169 K. sayılı ilâmı ile kıyı kenar çizgisi içinde kaldığından bahisle tapu kaydının 454,60 m2"lik kısmının bedel ödenmeksizin ellerinden alındığından, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla kısmî dava olarak 10.000-TL tazminat istemiyle dava açmış, ıslah suretiyle talep miktarını 750.090,00 TL ye arttırmış, ıslah harcını da yatırmıştır.
    Davalı Hazine vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, açılan davanın kısmen kabulü ile fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 730.000,00 TL tazminatın 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/85 Esas 2012/169 Karar sayılı ilamının kesinleşme tarihi olan 03/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafın dava konusu taşınmaz üzerinde yer alan iki katlı evin 18,59 m2"lik kısmına ilişkin tazminat talebinin geri alması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine vekili ve davacı kişi vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairenin 18/05/2016 tarih, 2015/16136 E. - 2016/5847 K. sayılı ilamı ile davacının temyiz itirazlarının reddine, davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; “Davacı kişi vekilinin temyiz itirazları yönünden; İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2)Davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları yönünden;
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; Yenimahalle Mahallesi 1 ada 3 parsel sayılı 657,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın yapılan tapulama sırasında çapa bağlanarak kişiler adına tespit edildiği, tapu sicilinde davacı adına kayıtlı iken Hazine tarafından açılan tapu iptal davasında... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 18/04/2012 gün ve 2012/85 esas-2012/169 karar sayılı kararıyla davanın kabulüne karar verilerek taşınmazın 454,00 m2"lik kısmının tapusunun iptaline karar verildiği, hükmün 03/06/2013 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır.
    4721 sayılı TMK.nın sorumluluk kenar başlığını taşıyan 1007.maddesi ""Tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devlet sorumludur."" hükmünü içermekte olup, bu maddede düzenlenen sorumluluk, kusura dayanmayan (objektif) bir sorumluluk türü olup, tapu sicil müdür ya da memurunun kusuru olsun ya da olmasın, sicilin tutulmasında, kişilerin malvarlığı çıkarlarını koruyan hukuk kurallarına aykırı davranılmış olması yeterlidir. Kusurun varlığı ya da yokluğu Devletin sorumluluğu için önem taşımamakta, sadece, Devletin memuruna rücu halinde iç ilişkide etkili olmaktadır.
    Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 gün ve 2009/4 - 383 E. - 2009/517 K.; 16.06.2010 gün ve 2010/4 - 349 E. - 2010/318 K. sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi; Tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK m. 1007 anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir. Bu bilgiler ışığında somut olaya bakıldığında, davacıya ait tapu kaydının kıyı kenar çizgisi içinde kaldığı gerekçesiyle kısmen iptal edildiği, her ne kadar kıyılar özel mülkiyete konu olması mümkün değil ise de, genel arazi kadastrosu sırasında taşınmaz hakkında kadastro tespiti düzenlenerek tapu kütüğünün gerçek kişiler adına oluşturulduğu, daha sonra satış ve intikaller ile davacının sahibi olduğu, bu şekilde tapu sicilinin hatalı olarak tutulduğundan, TMK"nın 1007. maddesi kapsamında Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğu ve davacıların zararının tazmininin gerektiği kuşkusuzdur.
    Ne var ki, hükme dayanak alınan denetime elverişli 08/01/2015 tarihli bilirkişi kurulu raporunda taşınmazın tapusunun iptal edilen kısmı için belirlenen 704630 TL tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    Kabule göre de; davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve davalı Hazine kendisini vekil ile temsil ettirdiği halde red edilen kısım yönünden vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.” gereğine değinilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile 704.630,00 TL"nin... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/85 E. -2012/169 K. karar sayılı ilamının kesinleşme tarihi olan 03/06/2013 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi gereğince tapu sicilinin tutulmasından kaynaklı tazminat davasıdır.
    Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun değişik 13/j maddesi gereğince harç alınmasına yer olmadığına 23/03/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi