13. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3890 Karar No: 2018/7748 Karar Tarihi: 21.05.2018
Karşılıksız yararlanma - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/3890 Esas 2018/7748 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından karşılıksız yararlanma suçundan mahkumiyet hükmü verilen sanık hakkında kayıt dışı su kullanmaktan açılan diğer dava dosyalarının incelenerek birleştirilmesi ve ceza miktarının mahsup edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK'nın 168/5. maddesine uygun olarak katılan kurumun uğradığı zararın belirlenerek cezasız tutarın ödenmesinin, kamu davası açılmasını engellediği vurgulanmıştır. Mahkeme kararında belirtilen kanun maddeleri ise 5237 Sayılı TCK'nın 43. ve 168/5. maddeleridir.
13. Ceza Dairesi 2016/3890 E. , 2018/7748 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Sanık hakkında kayıt dışı su kullanmaktan açılan diğer dava dosyaları getirtilip incelenerek, dosyaların suç ve iddianame tarihleri, kesinleşip kesinleşmedikleri tereddüte mahal bırakmayacak şekilde belirlenip, tutanaklar arasındaki süre dikkate alındığında sanık hakkında 5237 Sayılı TCK"nın 43. maddesinin uygulanması gerekebileceği nazara alınarak dosyaların birleştirilme olanağı varsa birleştirilmesi, birleştirme olanağı bulunmadığı taktirde kesinleşen dosyalardaki ceza miktarı mahsup edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, eksik ve yetersiz inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması, 2- Sanık hakkında düzenlenen tutanaklarda ara boru ile kayıt dışı tüketim yapıldığının tespit edildiği, karşılıksız yararlanma suçu bakımından özel bir etkin pişmanlık düzenlemesi olan TCK"nın 168/5. maddesi gereğince ve kanun koyucunun amacı doğrultusunda katılan kurumun uğradığı zararı, vergisi dahil suç tutanağı ile belirlenmiş veya belirlenecek olan cezasız tutarı, ödemesi halinde hakkında kamu davası açılamayacağının, ödeme süresi ve yerinin soruşturma merciince sanığa bildirilmeden, bildirime ilişkin belge denetime esas şekilde dosyaya konmadan, sanığa dava açılmasını engelleme imkanı tanınmadan kamu davası açılması karşısında; bunun iddianamenin iadesi sebebi olduğu gözetilmeden kabul edilip yapılan yargılamada, sanığa belirtilen bildirimin yapılması ve sonucuna göre hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının takdiri gerekirken, eksik işlem ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 21.05.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.