16. Ceza Dairesi 2018/276 E. , 2018/944 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2911 sayılı Kanuna muhalefet
Hüküm : 2911 sayılı Kanunun 28/1, 51, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet (4 kez)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I- Sanık hakkında 6352 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca verilen 06.05.2013 tarihli kovuşturmanın ertelenmesine dair kararın, bir önceki hükmü temyiz etmiş olan vekaletnameli müdafii yerine görevsizlik kararı öncesi duruşmaya gelen ve vekaletnamesi bulunmayan eski müdafiine tebliğ edildiğinin anlaşılması karşısında, sanık veya müdafiine usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediğinden, hükmün kesinleşmediği, yeniden suç işlenmesi halinde ertelenen kovuşturmaya devam edilmesi koşullarının oluşmadığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
II- Kabul ve uygulamaya göre de;
1-2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen ""Kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşü düzenlemek"" fiili; hazırlıklar da dahil olmak üzere toplantı veya yürüyüşün yapılabilmesi için gerekli her türlü işlemi yapmak; ""yasadışı toplantı ya da gösteri yürüyüşünü yönetmek"" fiili; topluluğun dağılmaması, amaçlanan doğrultuda devam etmesi için topluluğa ya da etkin bazı kişilere gerekli talimatları vermek, duruma göre, insiyatif geliştirmek, gerekli idare işlemlerini yapmak, topluluğu hareketlendirmek ve yönlendirmek; ""kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşünü düzenleyen ve/veya yönetenlerin hareketlerine katılmak"" fiili ise, bu toplantı veya yürüyüşü düzenleyen ve yönetenlerden olmamakla birlikte, bizzat toplantı ve yürüyüşte hazır bulunarak bu kişilerin hareketlerini paylaşmak anlamına gelmektedir. (Anayasa Mahkemesinin 2011/39 Esas, 2012/37 Karar sayılı kararı; RG:13.10.2012, 28440; Yargıtay 16. Ceza Dairesinin 22.06.2016, 2016/1725-4550 sayılı kararları)
2911 sayılı Kanunun 28. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen suç seçimlik hareketli bir suç olup, bu suçun oluşması için failin ""düzenlemek, yönetmek veya düzenleyen veya yönetenlerin hareketlerine katılmak"" fiillerinden birini işlemesi suçun oluşması için yeterlidir. Nitekim; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 25.06.1979 gün ve 232-303 sayılı kararında da; 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinin suç tarihindeki karşılığını oluşturan 171 sayılı Kanunun 18/1. maddesindeki yazılı suçun; kanunsuz toplantı ve yürüyüşün ""tertip edilmesi"", ""idare edilmesi"" ve ""tertip ve idare edenlerin hareketlerine bilerek iştirak edilmesi, hareketlerinin paylaşılması"" durumunda oluşacağı ifade edilmiştir.
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında, somut olaylarda, yasadışı toplantıya dönüşen etkinliklerde grup içerisinde yer almaktan başkaca eylemi bulunmayan sanığa atılı 2911 sayılı Kanunun 28/1. maddesinde belirtilen şekilde kanuna aykırı olarak yapılan gösteriyi düzenleme, yönetme veya düzenleyen ve yöneten kişilerin fiillerine iştirak etme suçlarının unsurları itibarı ile oluşmadığı gözetilerek, sanığın beraati yerine hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulması,
2- Sanık hakkında Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.11.2009 tarihli kararında ise 29.08.2008, 14.10.2008, 21.10.2008, 17.01.2009 ve 04.04.2009 tarihli terör örgütü adına suç işleme suçları ile 29.08.2008 ve 17.01.2009 tarihli terör örgütünün propagandasını yapma suçlarından beraatine, 14.10.2008, 21.10.2008 ve 04.04.2009 tarihli eylemleri nedeniyle 2911 sayılı Kanunun 28/1 ve 33/b. maddelerinden açılan davalar yönünden ise görevsizlik kararı verildiği nazara alındığında, sadece 14.10.2008, 21.10.2008 ve 04.04.2009 tarihli eylemlerinden yargılama yapılması gerektiği gözetilmeden ayrıca 17.01.2009 tarihli eylemi nedeniyle de mahkumiyet hükmü kurulması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 23.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.