22. Hukuk Dairesi 2020/1181 E. , 2020/4577 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraflar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin ücret alacağının ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile ödenmediğini iddia ettiği bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; davacının iş sözleşmesini haklı nedene dayanmadan feshettiğini, alacak taleplerinin haksız olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalı tarafından temyizi sebebi ile bozulması üzerine bozma sonrasında davanın kısmen kabulü yönünde hüküm kurulmuştur.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 10.02.1988 tarih ve 197/2-520 esas, 1988/89 karar sayılı kararında, Yargıtay"ca temyiz incelemesinin yapıldığı sırada dosyada bulunan bir belgenin gözden kaçırılması, maddi hata nedeni olarak açıklanmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun kökleşmiş içtihatları maddi hataya dayanan bozma ya da onama ilamının usuli kazanılmış hak oluşturmayacağı yönündedir (Yargıtay HGK 17.01 2007 gün ve 2007/9-13 esas 2007/17 karar ve Yargıtay HGK 25.06.2008 gün ve 2008/11-448 esas, 2008/454 karar).
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 04.02.1959 gün ve 1957/13 esas, 1959 karar ve 09.05.1960 gün 1960/21 esas, 1960/9 karar sayılı kararlarında da açıklandığı üzere Yargıtayca maddi hata sonucunda verilen bir karara Mahkemece uyulsa dahi usuli kazanılmış hak oluşturmaz.
Dairemizin 29.02.2016 tarihli bozma ilamında, davacı işçinin hafta tatili çalışma ücretine hak kazanıp kazanmadığı hususunun taraflar arasında uyuşmazlık konusu olduğu ifade edilerek bozma ilamında belirtilen araştırma neticesinde hafta tatili çalışma ücreti konusunda bir karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ancak dava dilekçesine göre, davacının hafta tatili ücret alacak isteminin bulunmadığı görülmekle; mahkemenin bu konuda ve yine kamu düzenine ilişkin olan bozma sonrası alınan bilirkişi raporundaki hesaplamalara esas asgari ücret miktarları hususundaki tespit ve gerekçeleri yerindedir. Diğer taraftan, uyulan bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada mahkemece davacı tanığı ..."in beyanı yeniden alınarak sonuca gidilmesi isabetli ise de, fazla çalışma ücret alacağı hesabında, dava dilekçesinde davacının hafta sonları haftanın diğer günlerinden farklı olarak saat 16.00"ya kadar çalıştığı yönündeki beyanının dikkate alınmaması doğru olmamıştır. Zira bu husus talep aşımı mahiyetinde ve kamu düzenine ilişkin olup 29.02.2016 tarihli bozma ilamında bu konunun bozma sebebi yapılmaması da yukarıdaki açıklamalar ışığında davacı lehine usuli kazanılmış hak oluşturmayacağından verilen karar bu açıdan hatalıdır.
3-Mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince yıllık izin ücreti yönünden dava dilekçesindeki iddia ve talebe göre davacı isticvap olunmuş, bozma sonrasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacı beyanına göre bakiye 7 gün ücretli izin süresinin bulunduğu tespit edilerek söz konusu alacak hüküm altına alınmıştır. Ancak, davacının hizmet süresi ve beyanına göre kullanılmayan bakiye 21 gün ücretli izin hakkının bulunduğu anlaşılmakla, bozma sonrasında alınan hatalı bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi isabetsizdir.
4-Mahkemece uyulan bozma ilamı doğrultusunda, davacının imzasını içeren ücret bordrolarında yer alan fazla çalışma ücret tahakkuklarının bulunduğu dönemlerin alacak hesabından dışlanması gerekirken, bozma sonrasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda anılan tahakkukların mahsup edilmesi hatalı olup hükmün yeniden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 09.03.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.