Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için  Tetkik Hakimi tarafından  düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından borçlu aleyhine genel haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığı, borçlu İcra Mahkemesi"ne şikayet yoluyla başvurarak, borçlu hakkında iflasın ertelenmesi davasında verilen tedbir kararı uyarınca takibin iptalini istediği, mahkemece şikayetin kabul edilerek takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Borçlu şirket hakkında iflasın ertelenmesi davası kapsamında Çorlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/160E. Sayılı dosyasında verilen 27.10.2011 tarihli karar uyarınca, karar tarihinden sonra borçlu şirket aleyhine herhangi bir takip yapılmamasına karar verildiği, bu şekilde iflasın ertelenmesi kararından sonra ve erteleme süresi içinde yeni takip yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.
Alacaklı tarafından borçlu şirket hakkında tedbir kararından sonra 05.12.2011 tarihinde takip başlatıldığından ve yukarıda belirtilen karar gereğince takip yapılamayacağından takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ  : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.11.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.