Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14266
Karar No: 2017/137
Karar Tarihi: 10.01.2017

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/14266 Esas 2017/137 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/14266 E.  ,  2017/137 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ, ECRİMİSİL


    Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi, ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 10.01.2017 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat ... ile temyiz edilen vekili Avukat ...geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi, ecrimisil ve eski hale iade isteklerine ilişkindir.
    Davacı, davalı Şirketin 24 parsel sayılı taşınmazı maliki olan dava dışı kardeşi .. Elmalı"dan kiraladığını ancak kira kapsamı dışına çıkmak suretiyle kardeşi .. ve kendisinin yarı yarıya maliki olduğu 68 nolu parsel ile müstakilen kendisinin maliki olduğu 25 nolu parseli de kullandığını ileri sürerek; 25 ve 68 nolu parseller bakımından ecrimisil, 25 nolu parsel bakımından ayrıca el atmanın önlenmesi ve eski hale iade isteklerinde bulunmuştur.
    Davalı, kira sözleşmesine dayanarak taşınmazı kullandığını, sözleşmenin dava konusu edilen parselleri de kapsadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, her üç parselin de fiilen bütün halinde bulunduğu, davacının eldeki davayı açmakta iyiniyetli olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, dava konusu 25 parsel sayılı taşınmazın tamamının davacı ... adına; dava konusu 68 parsel sayılı taşınmazın ise yarı yarıya davacı ile dava dışı kardeşi adlarına kayıtlı bulunduğu; dava dışı 24 parsel sayılı taşınmazın da tamamının ... adına kayıtlı olduğu; dava dışı ... ile davalı Şirket arasında düzenlenen ve Vergi Dairesine de bildirilen 01.07.2009 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde kiralananın 181 no"daki(24 parsel) dükkan olarak göründüğü, ancak 181 no"daki dükkan ile birlikte 25 ve 68 sayılı parsellerdeki dükkanların da bir bütün olarak davalı Şirket tarafından kullanıldığı; bunun yanında, davalı tarafça sonradan dosyaya ibraz edilen ikinci kira sözleşmesinin Vergi Dairesine bildirilmediği gibi, her iki sözleşmede de davacı ..."nın yer almadığı ve davacı tarafından davalı Şirketle sözleşme akteden dava dışı kardeşi ..."ya bu yönde verilmiş bir vekaletname ya da icazet de bulunmadığı anlaşılmaktadır.

    ./..




    Yukarıda değinilen olgular ve geçerli bir kira sözleşmesinin varlığı için paylı mülkiyete tabi taşınmazlar bakımından 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun(TMK) 691. maddesi ile 6.5.1955 tarih, 12/19 sayılı İnançları Birleştirme Kararında aranılan pay ve paydaş çoğunluğu ilkeleri karşısında, müstakilen davacı adına kayıtlı 25 sayılı parsel ve yarı yarıya davacı ile dava dışı kardeşi ... adlarına kayıtlı 68 sayılı parsel bakımından davacıyı bağlayıcı bir kira sözleşmesinin varlığından söz edilemeyeceği; başka bir ifadeyle, davalı Şirketin 25 ve 68 sayılı parsellerde haksız işgalci konumunda bulunduğu sonucuna varılmaktadır.
    Hâl böyle olunca, el atmanın önlenmesine ve belirlenecek ecrimisile karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.
    Diğer taraftan, taşınmazlar arasındaki duvarların davalı tarafından ortadan kaldırılıp kaldırılmadığı hususu açıklığa kavuşturularak eski hale iade konusunda bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenlerden ötürü yerindedir. Kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 02.01.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.480.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 10.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi