Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8495
Karar No: 2016/885
Karar Tarihi: 11.02.2016

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2015/8495 Esas 2016/885 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'ndeki haksız işgal tazminatı davasında, mahkeme davalının kısmen suçlu bulunup tazminatın tahsil edilmesine karar verdi. Ancak davalı tarafından yapılan itiraz sonucu karar, Yargıtay tarafından bozuldu. Daha sonra yapılan incelemede davacının taşınmazı kiralama hakkını kanıtlayamadığından, dolayısıyla iyiniyetli olmadığından ve TMK'nın 994.maddesi gereği hak talep edemeyeceğinden bahsedildi. Kararın sonucunda daha önce alınan kararların hatalı olduğu sonucuna varıldı ve dava reddedilmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak TMK'nın 994 ve 995. maddelerine atıfta bulunuldu.
6. Hukuk Dairesi         2015/8495 E.  ,  2016/885 K.
"İçtihat Metni"


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Trabzon 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 27/01/2014
NUMARASI : 2013/426-2014/14

Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı haksız işgal tazminatı davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava; haksız fiil nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne, 18.319,34-TL tazminatın tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, 2004 yılında .. adresinde bulunan taşınmazın yola bakan kısmını dönemin malikinden sözlü kira akdi ile kiraladığını, kiralama sonrasında taşınmazda dolgu, çevre tanzimi gibi faaliyetler yürütülüp üzerine prefabrik bir idari bina kurduğunu ve ticari faaliyetine başladığını, taşınmazın tamamının maliki tarafından davalı şirkete satıldığını, davalı tarafından davacının kirasında bulunan kısma tecavüzde bulunularak binanın yıkılıp düzlendiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 YTL"nın, 31.03.2008 tarihli dilekçesi ile ise dava ve talep miktarını 59.283,37 YTL daha ıslah ederek toplam 69.285,37 YTL"nın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin bahsi geçen alanda davacının iddia ettiği biçimde bir faaliyetinin söz konusu olmadığını, davacının fuzuli şağil durumda olup kiracılık sıfatını kanıtlamasının gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ilk olarak davanın kısmen kabulü ile (44.543,26) YTL"nın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar davalının temyizi üzerine .. sayılı 01.07.2010 tarihli kararı ile “davacının hangi sıfatla davaya konu taşınmaz üzerine bina yaparak ticari faaliyette bulunduğu mahkemece değerlendirilmemiştir. Böyle bir belirlemenin önemi davacının iyiniyet veya kötü niyetli olup, olmadığının belirlenmesinde yatmaktadır. Mahkemece öncelikle bu belirlemenin yapılmasından sonra TMK’nun 994 ve 995. maddeleri uyarınca davacının neleri talep edip, neleri edemeyeceği belirlenip hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi hatalı olmuş ve kararın açıklanan nedenle davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.” denilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamına uyan mahkemece davacının önceki malikin kiracısı olarak taşınmazda kiracı sıfatı ile bina yaparak faaliyette bulunduğundan kira parasının da alanda yapılan dolgu bedeli olduğunun ispatlandığından dolgu bedeli düşülerek davanın kısmen kabulü ile 18.319,34 TL nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, hüküm bu defa davacı ve davalı tarafından ayrı ayrı temyiz edilmesi üzerine .. sayılı 05.06.2013 tarihli kararı ile "taraflar arasındaki kira ilişkisinin tanık beyanıyla ispatlanamayacağı, bu nedenle de davacının kira sözleşmesine istinaden taşınmazda ticari faaliyette bulunduğunun kabul edilmesinin isabetli olmadığı, önceki bozma kararının gereklerinin yerine getirilemediği, davacının taşınmazda hangi nedenle bina yaparak ticari faaliyette bulunduğu belirlenerek buna göre davalıdan TMK’nun 994 ve 995. maddeleri uyarınca talep edebileceği hakları olup olmadığı, varsa davacının neleri talep edip neleri edemeyeceği belirlenip hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, bozma kararı gerekleri yerine getirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir." gerekçesiyle hükmün tekrar bozulmasına karar verilmiştir. Bozma ilamına uyan mahkemece bu defa davacının beyanı alınmakla yetinilerek, davacının faaliyetini önceki maliklerin bilgileri ve rızaları doğrultusunda sürdürdüğü dolayısıyla da iyiniyetli olduğu gerekçesiyle bir önceki hüküm doğrultusunda dolgu bedeli düşülerek davanın kısmen kabulü ile 18.319,34 TL nin yasal faizi ile tahsiline karar verilmiştir. Her ne kadar davacı bozma ilamı sonrası alınan beyanında ısrarla kira ilişkisine dayanarak taşınmazda bulunduğunu belirtmiş ise de; gerek mahkemenin gerekçesinde gerek bozma ilamında davacının kira ilişkisini ispatlayamadığı açıkça kabul edilmiştir. Bu durumda taşınmazda bulunma nedenini kanıtlayamayan davacının fuzuli şagil olarak taşınmazda bulunduğunun ve TMK’nun 994.maddesi gereği iyiniyetli sayılamayacağının kabulü gerekir. Bu nedenle mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 11.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi