Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/13191 Esas 2016/3513 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13191
Karar No: 2016/3513

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/13191 Esas 2016/3513 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2015/13191 E.  ,  2016/3513 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı kadın tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre,
    davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tüm dosya kapsamından; fiili ayrılığa esas ilk boşanma davası, davacı erkek eş tarafından açılmış, davalı kadın da karşı boşanma davası açmış, erkek tarafından açılan dava "süresinde delil ibraz etmediğinden davasını ispatlayamadığı" gerekçesi ile, davalı kadının ise "tanıklarının beyanlarının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasını kabule elverişli olmayan beyanlardan ibaret olduğundan davasını ispatlayamaması" gerekçesi ile reddedildiği, ret kararının 02.04.2008 tarihinde kesinleştiği, bu tarihten sonra tarafların bir daha bir araya gelmedikleri anlaşılmaktadır. Bu kez davacı koca, eldeki bu davayı Türk Medeni Kanununun 166/son maddesine dayalı olarak "fiili ayrılık” nedeni ile açmıştır. Mahkeme, ilk davanın reddinden sonra tarafların 3 yıl süreyle bir araya gelmedikleri gerekçesi ile boşanma kararı vermiş ve davacı erkeği ağır kusurlu olarak kabul etmiştir. Retle sonuçlanan ve kesinleşen ilk boşanma davasında, tarafların boşanmayı gerektirir kusurlu bir davranışları kanıtlanamadığına göre, ilk davanın açıldığı tarihten önceki olaylar artık taraflara kusur olarak yüklenemeyecek ise de; fiili ayrılık döneminde davacı erkeğin başka bir kadınla yaşamaya başlayıp ondan çocuk sahibi olduğu ve böylece sadakatsiz davranışlar içerisine girdiği sabittir. Bu durumda, davacı erkeğin tamamen kusurlu olduğunun kabulü gerekmektedir. Gerçekleşen bu duruma göre davalı kadının maddi ve manevi (TMK m. 174/1-2) tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi, isabetsiz olmuş ve bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerinin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 25.02.2016 (Perş.)





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.