3. Hukuk Dairesi 2016/22485 E. , 2018/9326 K.
"İçtihat Metni"......
Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının 5240482 tesisat numaralı elektrik abonesi olduğunu, ...... görevlilerince Haziran 2014 başlarında iş yerinde kontrol yapıldığını ve eski sayacın yeni sayaçla değiştirileceğinin bildirildiğini, sayacın yerinden sökülerek yerine uzaktan okumalı sayaç takıldığını, kontrol işleminden sonra 26.06.2014 tarihinde görevliler tarafından sayacın okunamadığını ve bunun üzerine tekrar kontrol çalışmasının yapıldığı anda ...... görevlileri tarafından elektrik panosu üzerindeki anahtarın daha az kayıt yapmaya yönelik olduğu gerekçesiyle kaçak elektrik tutanağının düzenlendiğini, elektrik sayacının incelenmek üzere söküldüğünü, 22.07.2014 son ödeme tarihli 292.958,50 TL tutarlı ve yine aynı tarihli 20.741,00 TL tutarlı iki adet kaçak elektrik faturasının düzenlendiğini, şirketin elektrik kesilmesi tehdidi karşısında 23.07.2014 tarihinde elektrik faturasını faizi ile birlikte 20.752,43 TL olarak ödediğini belirterek; dava sonuna kadar elektrik kesilmesinin durdurulması yönünde tedbir karan verilmesini ve 22.07.2014 son ödeme tarihli, 292.958.50 TL ve 20.741 TL miktarlı iki adet elektrik faturasından borçlu olmadığının tespiti ile ödenen 20.752,43 TL"nin faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı ıslah dilekçesiyle; 2 adet elektrik faturasından dolayı davalıya borcu olmadığının tespiti ile faturaların iptaline ve bu faturalar sebebiyle ödediği 316.706,12 TL ana para, 30.481,07 TL gecikme zammı ve 5.486,61 TL gecikme zammı KDV si olmak üzere toplam 352.673,80 TL nin ödeme tarihinden itibaren, ödenen miktarların ayrı ayrı reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; davacının işyerinde eski sayacın yeni tip uzaktan okumalı sayaç ile değiştirildiğini, değişim sonrasında modem arızası sebebi ile yapılan kontrolde sayacın kayıt yapmadığının anlaşıldığını, tekrar davacının işyerine gidilerek dava konusu sayacın incelendiğini, inceleme sırasında sayacın eksik kayıt yapması için sayaca mıknatıs çubuğun iliştirildiğinin tespit edildiğini, kaçak elektrik tutanağı düzenlendiğini ve sayacın incelenmek
.....
üzere laboratuara gönderildiğini, yapılan incelemede sayaca yüksek manyetik alan uygulanarak ölçüm devrelerine müdahale edildiğinin tespit edildiğini, kaçak elektrik durumuna göre yapılan hesaplamaların ve tahakkukların ...... yönetmeliğine göre uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Yapılan yargılama neticesinde mahkemece; ihtilaflı dönemde tüketimleri kaydeden sayaçlara manyetik etki kanıtlanamadığından, sayaçların tüketimleri eksik kaydediği iddiası da kanıtlanamadığı, alınan bilirkişi raporuna göre sayaçlara manyetik müdahale olmadığı, sayaçların tüketimleri doğru kaydettiği kanaatine varıldığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile 352.673,80 TL"nin 26.01.2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava abonelik sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davası olup, yargılama aşamasında davacı tarafça ödeme yapıldığından istirdat davası olarak devam edilmiştir.
6446 sayılı ..........yanılarak hazırlanan ve 08 Mayıs 2014 günlü resmi gazetede yayınlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren.........addesi hükmünde, gerçek veya tüzel kişiler tarafından, sayaca müdahale edilerek mevzuata aykırı bir şekilde elektrik tüketilmesi, kaçak elektrik enerjisi tüketimi olarak kabul edilmiş, 27, 28, 29, 30 uncu madde hükümlerinde de, kaçak elektrik enerjisi kullanımına ilişkin tespit, süre, tüketim miktarı hesaplama, miktarın hesaplanmasında ve faturalamada esas alınacak süre ve kaçak elektrik enerjisinin faturalandırılması ile ilgili düzenlemelere yer verilmiştir.
Kaçak elektrik tespit tutanakları aksi sabit oluncaya kadar geçerli olan belgelerdendir. Tutanağın aksinin iddia edilmesi halinde bundan kendisine hak bahşeden kişinin aksini ispat etmesi gerekir. Olayda, kaçak tespit tutanağı ile tanık olarak dinlenen tutanak mümzisinin beyanları aynı doğrultuda olup tutanağın aksi davacı tarafından ispat edilememiştir.
HMK.nun 266 ve devamı maddeleri uyarınca hakim; çözümü özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verir. Hakim, kendisinin sahip olmadığı özel ve teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişiye başvurur. Bu nedenle, bilirkişinin kendisinden sorulan husus hakkında, özel ve teknik bir bilgiye sahip olması, başka bir deyişle o konuda uzmanlaşmış olması gerekir.
HMK’nun 281. maddesinde, tarafların, bilirkişi raporunda eksik gördükleri hususların, bilirkişiye tamamlattırılmasını; belirsizlik gösteren hususlar hakkında ise bilirkişinin açıklama yapmasının sağlanmasını veya yeni bilirkişi atanmasını mahkemeden talep edebilecekleri; mahkeme, bilirkişi raporundaki eksiklik yahut belirsizliğin tamamlanması veya açıklığa kavuşturulmasını sağlamak için, bilirkişiden ek rapor alabileceği; ayrıca gerçeğin ortaya çıkması için gerekli görürse, yeni görevlendireceği bilirkişi aracılığıyla, tekrar inceleme de yaptırabileceği açıklanmıştır.
Bilirkişiler, raporlarını hazırlarken raporun dayanağı olan somut ve özel nedenleri bilimsel verilere uygun olarak göstermek zorundadır. Bilirkişi raporu aynı zamanda Yargıtay denetimine de elverişli olacak şekilde bilgi ve belgeye dayanan gerekçe ihtiva etmelidir. Ancak, bu şekilde hazırlanmış raporun denetimi mümkün olup, hüküm kurmaya dayanak yapılabilir.
Bilirkişi raporu kural olarak hâkimi bağlamaz. Hâkim, raporu serbestçe takdir eder. Hâkim, raporu yeterli görmezse, bilirkişiden ek rapor isteyebileceği gibi gerçeğin ortaya çıkması için önceki bilirkişi veya yeniden seçeceği bilirkişi vasıtasıyla yeniden inceleme de yaptırabilir. Bilirkişi raporları arasındaki çelişki varsa hakim çelişkiyi gidermeden karar veremez.
../....
-3-
Somut olayda; 26.06.2014 tarihli kaçak elektrik tutanağında,......elen anlık ikaz ile yapılan kontrolde, sayaç arkasına mıknatıs koyarak ölçü devresini bozarak enerji kullanıldığının, sayaç muayene raporunda da optik porttan alınan bilgilere göre, sayaca yüksek manyetik alan uygulanarak ölçüm devrelerine müdahale edildiğinin tespit edildiği belirtilmiş; mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda ise, sayaca manyetik etki olmadığı, davalının hesaplamasının.......Yönetmeliğinin 14/3. maddesine aykırı olduğu, davacının ödediği bedelin iadesi gerektiği belirtilmiştir.
Davalı vekili, bilirkişi raporuna karşı ayrıntılarını açıklayarak yaptığı itirazında, tespit anında çekilen akım ve sayaç muayene raporunda sayaca eksik tüketime yol açan müdahale yapıldığı ve Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 29/b-1, 29/b-2 maddelerine göre tahakkuk yapıldığı belirtilmesine rağmen, mahkemece, sayacın manyetik etki maruz kalmadığı ve.....Yönetmeliğinin 14/3. maddesine hükümlerine göre, davalının yaptığı hesaplamanın hatalı olduğu yönündeki bilirkişi raporuna dayanılarak karar verilmiştir.
Bu durumda, mahkemece; aralarında makine mühendisinin de bulunduğu üç kişilik konusunda uzman bilirkişi kurulundan, davaya konu kaçak tespit tutanağı tarihinde yürürlükte bulunan ilgili mevzuat hükümleri dikkate alınarak, sayacın manyetik etkiye maruz kalıp kalmadığının tespiti ile talep edilebilecek bedelin (kaçak ve kaçak ek tahakkuku) hesaplattırılması suretiyle, denetime elverişli bir rapor alınarak, varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken; rapora yapılan itirazlar giderilmeden, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı görülmüş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu davacı yönünden açık davalı yönünden kapalı olmak üzere, 01.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
......