20. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1503 Karar No: 2016/5478 Karar Tarihi: 10.11.2016
Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2016/1503 Esas 2016/5478 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2016/1503 E. , 2016/5478 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Sanık hakkında, karar duruşmasına Cumhuriyet savcısı, ...."ün katıldığı ve hüküm Cumhuriyet savcısı ...."ün yüzüne karşı verildiğinin belirtildiği, ve gerekçeli kararın, hüküm fıkrasında iddia makamında Cumhuriyet savcısı ...."ün katılımı ile isteme uygun olarak karar verildiği belirtildiği halde, gerekçeli karar başlığında Cumhuriyet savcısı olarak ..."nın adının yazılması mahallinde düzeltilebilir maddi yazım hatası olarak kabul edilmiştir. TCK"nın 53. maddesinin uygulanması ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve E.2014/140; K.2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Sanığın fiilini.... ilçe Jandarma Komutanlığında işlemesi karşısında söz konusu yer, suç tarihinde yürürlükte bulunan 6638 sayılı Kanun"un 11. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK"nun 188.maddesinin 4.fıkrasının b bendinde belirtilen yerlerden olduğundan, sanık hakkında TCK"nun 188.maddesinin 4.fıkrasının b bendinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, hükmolunan ceza miktarı ile tutuklu kalınan süre gözönüne alınarak sanık hakkındaki salıverilme talebinin reddine, 10/11/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.