Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/11314 Esas 2018/5497 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/11314
Karar No: 2018/5497
Karar Tarihi: 24.05.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/11314 Esas 2018/5497 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/11314 E.  ,  2018/5497 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-

    Davacılar vekili; davalılardan ..."ın kusurlu hareketi ile gerçekleşen kazada davacı ..."in yaralandığını ve malul kaldığını, davalı araç sürücüsü ..."ın yaşının küçük olması sebebi ile diğer davalılar ... ve ..."ın aile reisi sıfatı ile sorumlu olduklarını, davalılardan ..."ın aynı zamanda araç maliki olması sebebi ile sorumlu olduğunu açıklayıp 1.000,00 TL maddi, 20.000,00 TL manevi tazminatın tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulü ile davacı ... için 75.509,83 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, davacı ... için 8.000,00 TL manevi tazminatın davalı ... şirketi dışındaki diğer davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili ile davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı dava tarihinde yürürlükte bulunan Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 297. maddesinde (HUMK.nun 388. maddesinde) belirtilmiştir. Bu kurallar yargıda açıklık ve netlik prensibinin bir gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında tereddüt ve yeni ihtilaflara neden olur.
    Somut olayda, mahkemece davanın kabulü ile 75.509,83 TL maddi, 8.000,00 TL manevi tazminatın “davalılardan” tahsiline hükmedilmiş, davalıların ismine yer verilmemiştir. Davacı vekili tarafında dava dilekçesi ile zararın davalılar ... ve ..."dan kendilerine asaleten, haksız fiil sorumlusu/araç sürücüsü ..."a velayeten sorumluluklarına karar verilmesi talep edilmiştir. Mahkemece dava dilekçesinde belirtilen davalıların isminden eksik olarak karar başlığında sadece davalı olarak “ ... ve ...”ın ismine yer verilmiştir. Davalıların isimlerinin karar başlığında eksik yazılarak ve hüküm kısmından davalı isimlerine yer vermeyerek infazda tereddüt yaratacak biçimde karar verilmiş olması bozmayı gerektirmiştir.
    Kabule göre de;
    Somut olayda uyuşmazlık, haksız eylemden kaynaklanmaktadır. Haksız eylem faili, ihtar ve ihbara gerek olmaksızın, zararın doğduğu anda, başka bir anlatımla haksız eylem tarihinden itibaren zararın tamamı için temerrüde düşmüş sayılır. Dolayısıyla, zarar gören, gerek kısmi davaya, gerekse sonradan açtığı ek davaya veya ıslaha konu ettiği kısma ilişkin olarak haksız eylem tarihinden itibaren temerrüt faizi isteme hakkına sahiptir. O halde, davalılar yönünden faiz başlangıcının asıl ve ıslah edilen kısım yönünden kaza tarihi olarak kabulü gerekirken yazılı şekilde yazılı şekilde karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin sair, davalılar ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair, davalılar ... ve ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer
    olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılar ve davalılar ... ve ..."a geri verilmesine, 24/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.