Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/3866 Esas 2017/1053 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3866
Karar No: 2017/1053
Karar Tarihi: 16.02.2017

Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/3866 Esas 2017/1053 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi         2016/3866 E.  ,  2017/1053 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    1- Sanık hakkında 2005, 2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenlediği iddiasıyla açılan kamu davasında, sanığın duruşmada, şirketi ... ile birlikte kurduklarını, kendisinin bu kişiye vekalet verdiğini, tüm faturaları bu kişinin düzenlediğini savunması, sahte fatura düzenlemek suçunun oluşabilmesi için sahte faturaların 213 sayılı VUK"nun 230. maddesinde sayılan zorunlu unsurları taşıması gerektiği aksi takdirde ilgili Kanunun 227/3. maddesine göre hiç düzenlenmemiş sayılacağı, 13.12.2005 tarihli bir adet fatura fotokopisi haricinde sanığın düzenlediği iddia olunan faturaların asılları veya onaylı örneklerinin dosya içerisinde bulunmaması karşısında; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, anılan yıllara ait fatura ayrıntılarının vergi dairesinden sorularak her takvim yılı için kanaat oluşturacak sayıda fatura aslı ya da onaylı suretinin temin edilip dosya arasına konulmasından sonra, yasada öngörülen zorunlu bilgileri içerip içermediğinin incelenmesi; sanık tarafından ... isimli şahsa vekaletname verilip verilmediği araştırılıp, bu kişinin tespiti halinde ifadesinin alınması ve gerektiğinde fatura üzerindeki yazı ve imzaların sanık ve bu kişi eli ürünü olup olmadığı yönünde bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik incelemeyle yazılı şekilde karar verilmesi,
    Kabule Göre de;
    2-Sahte fatura düzenleme suçlarında her takvim yılında işlenen suçların birbirinden ayrı ve bağımsız suçları oluşturduğu, ancak aynı takvim yılı içerisinde farklı zamanlarda düzenlenen sahte fatura eylemlerinin bir bütün halinde zincirleme sahte fatura düzenleme suçunu oluşturacağı, suç tarihinin de son faturanın düzenlendiği tarihe göre belirleneceği cihetle; somut olayda sanık hakkında, “2005-2006 ve 2007 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme” suçlarından kamu davası açıldığı, her takvim yılındaki eylemlerin ayrı ayrı zincirleme biçimde işlenmiş suçları oluşturduğu gözetilmeden, yazılı şekilde zincirleme tek suçtan kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
    3-5271 sayılı CMK"nun 5728 sayılı Yasa ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için, sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış bulunması, mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak, yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması ve suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. İncelenen dosyada, sahte fatura düzenleme suçu neticesinde oluşan somut zararın ne olduğu tespit edilmeden, sanık hakkında “suç işleme yoğunluğu ve zarar giderilmediğinden” bahisle yasal olmayan gerekçeyle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına hükmedilmesi,
    4-5237 sayılı TCK’nun 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısı ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16.02.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.