Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/4218 Esas 2018/886 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4218
Karar No: 2018/886
Karar Tarihi: 26.03.2018

Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2017/4218 Esas 2018/886 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, silahlı terör örgütüne üye olma suçundan hüküm verilen bir davada, yapılan incelemede usulün kanuna uygun olarak işlediği, delillerin elde edilmesinin hukuka uygun olduğu ve yargılama sürecinde ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak şekilde sergilendiği sonucuna varmıştır. Ayrıca, suçun temadi suçlardan olduğu belirtilerek yazım hatası olan suç tarihi düzeltilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından, temyiz davası esastan reddedilmiş ve hüküm onanmıştır. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: TCK'nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK'nın 63, 53, 58/9, 63.

16. Ceza Dairesi 2017/4218 E. , 2018/886 K.

"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma
Hüküm : TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, TCK"nın 63, 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine

Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyizin sebebine göre dosya incelendi gereği düşünüldü;
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Silahlı terör örgütüne üye olma suçu temadi suçlardan olup yakalanma ile temadi kesileceğinden, suç tarihinin gerekçeli karar başlığında "27.09.2016" yerine "2015 yılı" olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilecek yazım hatası kabul edilmiştir.
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA, 26.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.