8. Hukuk Dairesi 2015/13999 E. , 2015/17793 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Çine Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 05/06/2013
NUMARASI : 2010/215-2013/154
Davacı-birleşen dosya davalısı Ş.. E.. ile E.. E.. ve müşterekleri ile davalı-birleşen dosya davacısı A.. E.. aralarındaki muhdesat tespiti davasının asıl davanın kabulüne birleşen davanın kısmen kabulüne ve kısmen reddine dair Çine Asliye Hukuk Mahkemesi"nden verilen 05.06.2013 gün ve 215/154 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalılar vekili, davalı D.. K.. ve davalı-birleşen dosya davacısı A.. E.. taraflarından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Asıl dava davacısı Ş.. E.. vekili, dava konusu 103 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki ev ve 103 ve 223 parsel sayılı taşınmazlar üzerinde bulunan depo ve damın davacıya aidiyetinin tespitine karar verilmesini, davalı-birleşen dava davacısı A.. E.. ise, dava konusu 103 parsel sayılı taşınmaz üzerinde (I) ve (H) harfleriyle ile gösterilen yapıların kendisine ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalılar, asıl davanın reddine karar verilmesini savunmuş, birleşen davaya ise bir itirazlarının bulunmadığını açıklamışlardır.
Mahkemece asıl davanın kabulü ile, 103 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bilirkişi raporunda (F) harfi ile gösterilen zemin katı depo, 1. katı ise 2 oda bir salon ve mutfak olan yapı ile 223 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve (D) harfi ile gösterilen depodan ibaret muhdesatların davacı Ş.. E.."e ait olduğunun tespitine, birleşen davanın da kısmen kabulü ile, 223 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan ve bilirkişi raporunda (B) ve (C) harfleri ile gösterilen depo olarak kullanılan muhdesatların davacı A.. E.."e ait olduğunun tespitine, diğer taleplerin reddine karar verilmesi üzerine hüküm, davalılar vekili ile davalı-birleşen dava davacısı A.. E.. tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre davalılar vekili ile davalı-birleşen dava davacısı A.. E.."in aşağıdaki bent haricindeki yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddine,
2- Bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarına da malik olur (TMK. m 684/1). Arazi üzerindeki mülkiyet, kullanılmasında yarar olduğu ölçüde, üstündeki hava ve altındaki arz katmanlarını kapsar. Bu mülkiyet kapsamına, yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere yapılar, bitkiler ve kaynaklar da girer (TMK. m. 718) 22.12.1995 tarih ve 1/3 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı gibi Eşya Hukukunda, muhdesattan, bir arazi üzerinde yapı ve tesisler ile bağ ve bahçe şeklinde dikilen ağaçları anlamak gerekir. Muhdesat, sahibine arazi mülkiyetinden ayrı, bağımsız bir mülkiyet veya sınırlı bir ayni hak bahşetmez. Muhdesat sahibinin hakkı, sadece şahsi bir haktır (TMK. 722, 724, 729 m.ler). Taşınmaz üzerindeki bina, ağaç gibi bütünleyici parça niteliğindeki muhdesatların taşınmazın arzından ayrı bir mülkiyetinin varlığından söz edilemez. Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez.
Ne var ki; çoğun içinde azda vardır kuralı gereğince, muhdesatın mülkiyetinin aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespitini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir.
Somut olayda; dosyanın içeriğine, toplanan delillere, tanık beyanlarına göre; dava konusu 103 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki (F) harfi ile gösterilen ev ile 223 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki (D) harfi ile gösterilen deponun asıl dava davacısı Ş.. E.. tarafından meydana getirildiği, 223 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki (B) ve (C) harfleri ile gösterilen deponun ise birleşen dava davacısı A.. E.. tarafından meydana getirildiği sabit olmuştur. Mahkemece muhdesatların asıl dava davacısı Ş.. E.. ve birleşen dava davacısı A.. E.. tarafından meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken, muhdesatın aidiyetine karar verilmesi doğru değilse de, bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden bozma nedeni yapılmamış, 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün, yukarıda 2. bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nun Geçici 3.maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca ikinci paragrafındaki "muhdesatların davacı Ş.. E.."e ait olduğunun tespitine" tümce çıkarılarak, yerine "muhdesatların davacı Ş.. E.. tarafından meydana getirildiğinin tespitine" sözcüklerinin yazılmasına, yine dördüncü paragrafındaki “muhdesatların davacı A.. E.."e ait olduğunun tespitine” tümce çıkarılarak, yerine "muhdesatların davacı A.. E.. tarafından meydana getirildiğinin tespitine" sözcüklerinin yazılmasına hüküm fıkrasının bu şekilde düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA, temyize ilişkin diğer itirazlarının yukarıda 1. bentte açıklanan sebeplerle REDDİNE, taraflarca HUMK"nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve HUMK"nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 469,65 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere iadesine, 08.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.