13. Ceza Dairesi Esas No: 2017/284 Karar No: 2018/7587 Karar Tarihi: 17.05.2018
Hırsızlık - konut dokunulmazlığını ihlal - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2017/284 Esas 2018/7587 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan hırsızlık suçu incelemesinde, suç saatinin tam olarak tespit edilememesi sebebiyle şüpheli durumun suça sürüklenen çocuk lehine değerlendirilerek eylemin gündüz vaktine rastlayan zaman dilimi içerisinde işlendiği kabul edildi. Bu nedenle, suça sürüklenen çocuk hakkında yapılan incelemeye göre, TCK'nın 142/1,-b 31/2 maddelerine uyan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre; 6 yıllık zamanaşımı süresinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilk kararın kesinleştiği tarihten hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği tarihe kadar geçmiş bulunduğunun gözetilmemesi nedeniyle mahkeme, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine karar verdi. Bu karar, 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca gerçekleşti. Kanun maddeleri: TCK 142/1,-b 31/2, 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesi, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kan
13. Ceza Dairesi 2017/284 E. , 2018/7587 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler incelenerek, gereği düşünüldü: Dairemizin 06.04.2015 tarih 2015/4721 E. 2015/6227 K. sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarından zamanaşımı sürelerinin dolmuş olması nedeniyle düşme kararı verilmiş olup söz konusu kararın niteliği gereği önceki hükümde direnilemeyeceği gözetilerek hırsızlık suçuna yönelik olarak yapılan incelemede; 02.12.2016 gün ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 36. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nun 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek; "Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir”... şeklindeki düzenleme karşısında, yerel mahkemece verilen direnme kararı üzerine Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilen dosya Yargıtay Ceza Genel Kurulunca Dairemize gönderilmekle; Dairemizin 15.11.2014 tarihli ve 2015/4721 E, 2015/6227 K. sayılı bozma kararına karşı mahkemesince verilen direnme kararının kabulü ile Çorlu 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 01.10.2015 tarihli ve 2015/315 E. 2015/502 K. sayılı hükmün hırsızlık suçu yönünden yapılan incelemesinde, Mağdurun, olay tarihinde gece vakti iş yerinde hırsızlık olduğunu söylemesi, suça sürüklenen çocuğun ise iş yerine hangi saatte girdiğini hatırlayamadığını beyan etmesi, olay yeri inceleme raporunda suç saatinin 23.00-07.00 saatleri arasında gerçekleştiğinin belirtilmiş olması karşısında hırsızlık saatinin tam olarak tespit edilememesi sebebiyle şüpheli durum suça sürüklenen çocuk lehine değerlendirilerek eylemin gündüz vaktine rastlayan zaman dilimi içerisinde işlendiği kabul edilmekle, suça sürüklenen çocuk hakkında TCK 143. maddesinin uygulanamayacağı belirlenerek yapılan incelemede, Suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nın 142/1,-b 31/2 maddelerine uyan hırsızlık suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırlarına göre; aynı Kanun’un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerinde öngörülen 6 yıllık zamanaşımı süresinin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair ilk kararın kesinleştiği 30.06.2010 tarihi ile hükmün açıklanmasına sebep olan ikinci suçun işlendiği 02.05.2012 tarihleri arasında dava zamanaşımının durduğu da nazara alınarak, suç tarihi olan 12/09/2006 gününden karar tarihine kadar geçmiş bulunduğunun gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddesi uyarınca zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 17.05.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.