12. Ceza Dairesi 2019/4387 E. , 2021/3199 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Davacı vekilinın yüzüne karşı 06/04/2016 tarihinde verilen hükmü CMUK’un 310. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 10/06/2016 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme uygun olarak REDDİNE;
2- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağı olan ... 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/267 Esas - 2013/34 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının kasten öldürmeye teşebbüs suçundan 19/09/2008 - 22/01/2013 tarihleri arasında gözaltı ile birlikte 4 yıl 4 ay 3 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün temyiz incelemesinden geçerek 21/04/2015 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının 70.000 TL maddi, 200.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 32.606,50 TL maddi, 40.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmiş olup,
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda eksik manevi tazminata hükmolunması ve karar tarihinde yürürlükte bulunan düzenleme ve kendisini vekil ile temsil ettiren davacı lehine tayin olunan tazminat miktarı dikkate alınarak, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin üçüncü kısmında yer verilen oranlar üzerinden nispi vekalet ücretine hükmolunması gerekirken, 3.600 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, yalnızca davalı vekilinin temyiz istemi ile sınırlı olarak inceleme yapılması sebebiyle bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin, davanın reddine karar verilmesi gerektiğine, hükmolunan manevi tazminat miktarının fazla olduğuna, davalı lehine vekalet ücretine hükmolunması gerektiğine ve faize ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Maddi tazminatın, davacının gözaltında ve tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan 32.126,96 TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde 32.606,50 TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden maddi tazminat miktarının 32.126,96 TL"ye indirilmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 05/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.