11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/402 Karar No: 2017/1016 Karar Tarihi: 15.02.2017
Resmi belgede sahtecilik - hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/402 Esas 2017/1016 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde verilen kararda, sanık resmi belgede sahtecilik ve hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçlarından mahkum edilmiştir. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet kararı hükmün açıklanmasının geri bırakılması şeklinde olmuştur. Karara yapılan temyiz itirazları incelendikten sonra, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilemeyeceği ve sadece itirazına tabi olduğu sonucuna varılmıştır. Resmi belgede sahtecilik suçundan verilen karar ise açıklandığı şekilde doğru olduğundan, temyiz itirazları reddedilmiş ve karar onanmıştır. Kanun maddeleri olarak, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunda 5271 sayılı CMK'nın 231/12. maddesi ve 264. maddesi, resmi belgede sahtecilik suçunda ise 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi incelenmiştir. Ayrıca, Anayasa Mahkemesi'nin resmi belgede sahtecilik suçunda uygulanmasına dair kararı da dikkate alınmıştır.
11. Ceza Dairesi 2017/402 E. , 2017/1016 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak HÜKÜM : Resmi belgede sahtecilik suçundan: Mahkumiyet Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanmak suçundan: Mahkumiyet, Hükmün açıklanmasının geri bırakılması
Sanığın, 19.07.2012 tarihli dilekçesinin, müdafiinin süresinde yaptığı temyiz istemine ek nitelik taşıdığı, süresinden sonra temyiz istemi kabul edilerek reddi gerekmediği anlaşılmakla,tebliğnamedeki ret isteyen düşünceye iştirak olunmamış; gerekçeli karar başlığına yanlış yazılan suç tarihinin 2008 ve 2009 olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. 1- Sanık ile müdafiinin “hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma” suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararların 5560 sayılı Yasa ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 231/12. maddesi uyarınca temyizi mümkün olmayıp, itiraza tabi olduğu anlaşılmakla, sanık ile müdafiinin isteminin 5271 sayılı CMK"nın 264. maddesi gereğince itiraz olarak kabulü ile dava dosyasının merciince karara bağlanmak üzere mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 2- Sanık ile müdafiinin “resmi belgede sahtecilik” suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarına gelince; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığa yüklenen “resmi belgede sahtecilik” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı artırıcı ve azaltıcı nedenin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ile müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 15.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.