5. Ceza Dairesi 2013/1139 E. , 2014/5209 K.
"İçtihat Metni"Tebliğname No : 4 - 2010/333808
MAHKEMESİ : Tekirdağ 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 27/11/2008
NUMARASI : 2006/687 Esas, 2008/697 Karar
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında hakaret suçundan hükmün açıklanması geri bırakılan dava hakkında ihbara rağmen bir karar verilmemiş ise de, zamanaşımı süresince işlem yapılması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
Ancak;
Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra, 5 yıllık deneme süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlediğinin ihbarı üzerine duruşma açılıp tarafların beyanlarını aldıktan sonra karar vermesi gerektiği halde buna riayet edilmeksizin dosya üzerinden ek kararla hüküm kurularak, sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
Kabule göre de;
Sanığın deneme süresi içerisinde yeniden suç işlemesi sebebiyle hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmiş ise de, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. fıkrasında yer alan "Denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde, mahkeme hükmü açıklar. Ancak mahkeme, kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getiremeyen sanığın durumunu değerlendirerek; cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir." şeklindeki düzenleme karşısında; herhangi bir yükümlülüğe tabi tutulmayan sanık hakkında mahkemenin hükmü aynen açıklaması gerektiği halde ilk hükümde hapis cezası verilmesine rağmen, bu kez adli para cezasına hükmedilmesi,
Sanığın direnme eylemini birden fazla kamu görevlisine karşı işlemiş olmasına rağmen, TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Sanığın gözaltı ve tutukluluk tarihinin karar başlığında gösterilip TCK.nın 63. maddesi uyarınca mahsup kararı verilmemesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 09/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.