MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Kısıtlı hakkında vesayet hukukuna ilişkin olarak açılan davada Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesince, Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin tefrik öncesi 2018/4 Esas sayılı dosyasından verilen 12.03.2018 tarihli kararının, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi tarafından incelemesinin yapıldığı ve 11/12/2018 tarihinde davanın esasıyla ilgili karar verildiği, bu sebeple 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri hakkında Kanuna 694 sayılı KHK ile eklenen Ek.-1 madde hükmü gereğince yerel mahkemece verilen 18.03.2019 tarihli hükmün istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine ait olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, Dairelerince Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/4 Esas sayılı kararının tamamının kaldırılmasına karar verildikten sonra ilk derece mahkemesince Resul yönünden tefrik ve yetkisizlik kararı verildiği, bu karara ilişkin Dairelerinin istinaf incelemesi bulunmadığından son karar tarihi itibariyle de Konya Bölge Adliye Mahkemesi faaliyete geçtiğinden yeni karara karşı başvurulacak yetkili istinaf mahkemesinin Konya Bölge Adliye Mahkemesi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 22. maddesi uyarınca "Yetkili mahkemenin bir davaya bakmasına herhangi bir engel bulunduğu yahut iki mahkeme arasında yargı çevrelerinin sınırlarının belirlenmesinde tereddüt ortaya çıktığı takdirde, yetkili mahkemenin tayininde, ilk derece mahkemeleri için bölge adliye mahkemelerine, bölge adliye mahkemeleri için Yargıtaya başvurulur."
HMK"nın "Kanun yolları" başlıklı sekizinci kısmının birinci bölümünde "istinaf” kanun yolu düzenlenmiş ve 341. maddesinin (1) numaralı fıkrasında "İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir." hükmü düzenlenmiştir.
694 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 136. maddesi ile 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna eklenen Ek- 1. maddenin 1. fıkrasına göre "Bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinin 25. madde uyarınca değişmesi halinde, bu değişikliğinin uygulanması durumunda Resmi Gazetede belirlenen tarihten önce ilk derece mahkemelerince verilen kararların istinaf incelenmesinde, karar tarihi itibariyle yetkili bölge adliye mahkemelerince yargı çevresinin
değiştiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilemez. Yargı çevresinin değiştirilmesinden önce istinaf incelemesinden geçen dosyalar, yeniden istinaf incelemesine konu edilmesi halinde de ilk incelemeyi yapan bölge adliye mahkemesince sonuçlandırılır.”
Dosya kapsamından, Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/4 E.- 2018/398 K. sayılı, kısıtlı adayı küçüklere dedelerinin vasi atanmasına ilişkin kararının küçüklerin annesi tarafından istinaf edilmesi üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 2018/1478 E.- 2018/1653 K. sayılı kararı ile istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının tamamının kaldırılmasına karar verildiği, bunun üzerine Konya 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2019/215 E. sayılı dosyasında devam eden yargılamada küçük Resul yönünden davanın tefrik edilerek mahkemenin 2019/420 Esasına kaydedildiği, bu dosyada mahkemenin yetkisizliğine karar verildiği ve bu kararın istinaf edildiği anlaşılmaktadır. 5235 sayılı Kanunun Ek- 1. maddesi hükmü uyarınca uyuşmazlığın Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 06/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.