Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/6530 Esas 2017/1001 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6530
Karar No: 2017/1001
Karar Tarihi: 15.02.2017

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/6530 Esas 2017/1001 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların resmi belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Sanık X'in söz konusu aracı satın aldığı iddia edilen kişiler tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulmadan eksik inceleme ile hüküm kurulmuştur. Ayrıca, aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığından, suça konu sahte plakalar ile motorlu araç trafik ve tescil belgelerinin aynı anda ele geçirildiği olayda, plaka ve belgelerin farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmadığı cihetle, bir bütün olarak tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ve TCK'nın zincirleme suç hükmünün uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden TCK'nın 43. maddesinin uygulanması hatadır. Ayrıca, TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararıyla birlikte yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Detaylı olarak TCK'nın 43. ve 53. maddeleri açıklanması gerekmektedir.
11. Ceza Dairesi         2015/6530 E.  ,  2017/1001 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    1-Sanıklar hakkında,suç tarihinde sanıklardan ..."ın kullanımında iken ele geçirilen çalıntı araca takılı bulunan plaka ile motorlu araç trafik-tescil belgesinde sahtecilik suçundan açılan kamu davasında,sanık ..."ın soruşturma aşamasındaki anlatımında,suça konu aracı ikamet adresini ve TC kimlik no.sunu bildirdiği ortak arkadaşları olan Kadir Keser ile ismini bilmediği yabancı uyruklu bir bayan şahsın yanında sanık ..."dan satın alarak 30.500 Euro ödediğini,aracın çalıntı ve evrakların sahte olduğunu bilmediğini savunması,kovuşturma aşamasında soruşturma aşamasındaki beyanını aynen tekrar etmesi,sanık ..."nun ise sözkonusu araçla herhangi bir ilgisinin bulunmadığını,sanık ..."a kendisinin vermediğini savunarak suçlamayı kabul etmemesi karşısında,gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek biçimde tespiti bakımından, sanık ..."ın savunmasında adı geçen şahıslar tespit edilerek tanık sıfatıyla beyanlarına başvurulduktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Kabule göre de;
    a)5237 sayılı TCK"nın 43. maddesinde, "değişik zamanlarda" denilmesi karşısında; aynı anda gerçekleşen fiillerde zincirleme suça ilişkin hükümlerin uygulanma olanağı bulunmadığından, suça konu sahte plakalar ile motorlu araç trafik ve tescil belgelerinin aynı anda ele geçirildiği olayda, plaka ve belgelerin farklı zamanlarda yapıldıklarına ilişkin kesin delil bulunmadığı cihetle, bir bütün olarak tek bir resmi belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu ve 5237 sayılı Yasanın zincirleme suç hükmünün uygulanma olanağının bulunmadığı gözetilmeden “...belgelerin niteliği gereği aynı anda tanzim edilmesinin mümkün bulunmadığı...”şeklindeki yetersiz gerekçeyle TCK"nın 43. maddesinin uygulanması,
    b)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıkların temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 15.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.