Abaküs Yazılım
Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
Esas No: 2020/923
Karar No: 2022/560
Karar Tarihi: 31.05.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri Bakırköy 1. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/923 Esas 2022/560 Karar Sayılı İlamı

T.C. BAKIRKÖY 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/923 Esas
KARAR NO : 2022/560

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/12/2020
KARAR TARİHİ : 31/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacının 05/05/2018 tarihinde ... isimli sürücü yönetimindeki ... plaka sayılı ... marka Ambulans olarak kullanılan araç ile müvekkilin içinde bulunduğu araca çarptığı ve davacının aracının pert olmasına sebep olduğunu, kazaya sebebiyet veren araç şoförü hakkında Gaziosmanpaşa .... Asliye Ceza Mahkemesi ... E. Ve ... K. Sayılı dosyası ile “Taksirle Birden Fazla Kişinin Yaralanmasına Neden Olma” suçundan cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı ve bu dava sonucunda cezalandırılmasına karar verildiğini, meydana gelen kaza nedeniyle müvekkili aracının pert olduğunu, müvekkili kaza neticesinde doğan zararı her ne kadar sigorta şirketi tarafından karşılanmış olsa da kaza neticesinde araca ait kaskonun bozulduğunu ve yeni araç alımında yapılan kasko bedeli olarak 3.050 TL ödemek durumunda kalındığını, kazaya neden olan ... plakalı aracın kaza tarihi itibariyle geçerli .... poliçe numaralı trafik sigortası ile davalı ... A.Ş.’ de sigortalı bulunduğundan, hesaplanacak maddi tazminat miktarının kaza tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen ve 5.000,00 TL manevi tazminat miktarının kaza tarihinden itibaren işletilecek faiziyle birlikte diğer iki davalıdan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın görevli mahkemede açılmadığını, Müvekkil ile davacı arasında herhangi bir ticari iş ve işlem mevcut olmadığını, müvekkile karşı yöneltilebilecek maddi ve manevi tazminat taleplerinde görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olması gerektiğini, dava dilekçesinde de belirtildiği üzere manevi tazminat talebi davalılardan ... Sigorta A.Ş.’ye yöneltilmiş olmayıp, TTK m.4 kapsamına girmediğini. Bu sebeple huzurdaki davanın görevsizlikten reddedilmesi gerektiğini, davaya konu trafik kazasına karışan ... plakalı ambulansın malikinin davalılardan ... olduğunu, KTK’da yer alan tanıma göre de araç sahibi olan ... nin işleten konumunda olduğunu, araca ait sigorta poliçesinin de ... adına yapıldığını, yine aynı kanunun sorumluluğa ilişkin hükümleri gereğince işleten olmayan müvekkilin, ilgili olayda husumeti bulunmamaktadır ve davanın husumet yokluğundan reddedilmesi gerektiğini, davacı her ne kadar maddi zararının olduğunu iddia etmiş olsa da maddi zararın doğduğuna ilişkin olarak dosya kapsamında somut bir delil olmadığını bununla birlikte, bu iddianın mesnetsiz olduğunu, karayolları Trafik Kanunu’nun 109/1. Maddesiyle “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmü doğrultusunda davacının talebi zamanaşımına uğramıştır bu yönden uzurdaki davanın usulden reddine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının talebinin zamanaşımına uğradığını, yapılan trafik sigortasının dolaylı zararlara ilişkin teminat veren bir sigorta olmadığını, poliçenin bunları kapsamadığını; kaskodan kaynaklı alacak ve manevi tazminatın sorumluluk kapsamında olmadığını; tüm teminat limiti kapsamında ödemenin zaten yapıldığını, faiz taleplerine itirazlarının olduğunu, davanın reddine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Aynı olaya ilişkin Bakırköy.... ATM' nin ... E. Sayılı dosyasında açılmış derdest bir davanın olduğunu, kazaya karışan aracın sahibi tarafından açıldığını, bağlantı bulunduğunu, birleştirilmesi gerektiğini; davalının kusuru bulunmadığını, maddi zararın sigorta şirketi tarafından karşılandığını, herhangi bir maddi zarar alacağı olmadığını, manevi tazminat talebinin fahiş olduğunu, davanın reddine karar verilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi heyeti tarafından hazırlanan 04/08/2021 tarihli bilirkişi raporunda;Teknik yönden sürücü ... ın sevk ve idaresindeki ... plaka sayılı aracı ile meydana
gelen kazada % 75 kusurlu olduğunu, Sürücü ... sevk ve idaresindeki .... plaka sayılı aracı ile
meydana gelen kazada % 25 kusurlu olduğunu,
Sigorta yönünden Davacı tarafın maliki olduğunu ve sürücüsü bulunduğu ...plakalı vasıta ile
davalıların maliki, sürücüsü, Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortacısı bulunan ... plakalı
ambulansın 05.05.2018 tarihinde trafik kazasına karıştığını, ... plakalı ambulansın ... sayılı Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçesinin davalı
anadolu ... Sigorta A.Ş’den mevcut olduğunu, davacının fazla ödediğini beyan ettiği kendi aracına ilişkin kasko priminin tahsili talebinin Zorunlu Mali Mesuliyet Poliçe Teminatı
dışında kaldığını, Kasko sigortalarında yeni araç alındığında ve/veya poliçe yenileme döneminde hasarsızlık
indiriminin korunması için, bir önceki sigorta döneminin hasarsız bir şekilde geçirilmesi veya
kaza vukuunda sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusursuz olmasının zorunlu olduğunu,
davacı araç sürücüsünün meydana gelen kazada kendi kusurunun da bulunması nedeni ile,
bir önceki poliçesinden kaynaklı hasarsızlık indirimini kaybettiğini, kazada %100 karşı araca rücu
durumunun ortadan kalktığı, bu nedenle fazla ödemek zorunda kaldığını beyan ettiği kasko
sigorta primini davalılardan talep edemeyeceği, bildirilmiştir.
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, taraf beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde;
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; trafik kazasından kaynaklı taraflara atfedilen kusur oranının ne olduğu, davalı ... şirketinin konumu, trafik poliçe içeriği ve poliçe içeriği gözetildiğinde davalıların sıralı sorumluluk esası çerçevesinde müteselsil sorumluluğunun bulunup bulunmadığı; davacıya ait araçta meydana gelen hasar nedeniyle ileri dönem için yapılan kasko sigortası kapsamında davalıların ödemesi gereken bedel olup olmadığı, bu suretle davacının maddi ve manevi tazminata hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı tarafın maliki ve sürücüsü olduğu ... plakalı araç ile davalıların maliki, sürücüsü ve ZMMS olan ... plakalı ambulansın 05.05.2018 tarihinde trafik kazasına karıştığı anlaşılmıştır.
... plakalı ambulansın 28.06.2017 - 28.06.2018 tarihleri arasını kapsar şekilde ... poliçe numaralı, davalı ... tarafından yapılmış ZMMS' i bulunmaktadır.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re'sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan kusur ve hesap yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Hükme esas alınan hukuka uygun bilirkişi heyetinin 04.08.2021 tarihli raporda: yargılamaya konu kazada davacının kavşağa girerken hızını düşürüp, kontrollü girmediğinden %75 kusurlu olduğu; davalı sürücü ...' ın geçiş üstünlüğüne sahip araç ile tedbirsizce kavşağa girdiğinden %25 kusurlu olduğu kanaatine varıldığı belirtilmiştir. Oluşa göre belirlenen bu kusur oranlarına mahkememizce de dosya kapsamına uygun olması sebebiyle itibar edilmiştir.
Davalı ... şirketinin poliçesinde teminat kapsamında kaskonun yer almadığı ve ayrıca hasarsızlık indiriminden yararlanabilmek için kaza vukuunda sigortalı araç sürücüsünün tamamen kusursuz olması gerektiğinden, davaya konu kaza kapsamında davacının %25 kusurlu olduğu anlaşılarak, davacının kasko sigortasına konu ettiği zararı talep edemeyeceği anlaşılmış ve buna yönelik maddi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
** Hakimin manevi zarar adı ile kazaya uğrayana verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Manevi tazminatın tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de hükmedilen tutarın uğranılan manevi zararla orantılı, duyulan üzüntüyü hafifletici olması gerekir.
Hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması da gözetilerek, gelişen hukuktaki yaklaşıma da uygun olarak tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda manevi tazminat takdir edilmesi gerektiği açıkça ortadadır. ( HGK 23.6.2004, 13/291-370)
Yukarıda belirtilen hususlar doğrultusunda, tarafların sosyal ve ekonomik durumları olaydaki kusur durumu, ceza mahkemesi dosyası kapsamı ve olayın oluş şekli, olay tarihi ve kaza olayı göz önüne alınmak sureti ile manevi zarar aşağıdaki şekilde belirlenmiş ve hüküm kurulmuştur.
Yukarıda açıklanan tüm sebepler dolayısıyla aşağıdaki şekilde karar verilmiş ve hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacının maddi tazminat davasının sübut bulmadığından REDDİNE,
2-Davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE KISMEN REDDİNE,
-3.000,00-TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 05/05/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
-Fazlaya ilişkin istemin reddine,
3- Karar tarihinde yürürlükte bulunan Harçlar Tarifesi uyarınca toplam alınması gereken 204,93 TL karar harcından, dava açılırken alınan 54,40 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 150,53 TL harcın davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
- Arabuluculuk sonuç tutanağı tarihi itibariyle yürürlükte bulunan tarifeye göre tahakkuk eden 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, (Sadece maddi tazminat isteminin arabuluculuğa tabi olması ve maddi tazminatın tamamen reddi sebebiyle)
- Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 116,60 TL harcın davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4- Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri( Bilirkişi ücreti ve posta masrafları) olmak üzere toplam 1.950,40 TL' nin kısmen kabul - red oranları ve takdiren %37' si olan 721,64 TL' nin davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, Bakiye masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
-Davacı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan miktarın karar kesinleştiğinde davacı tarafa İADESİNE,(gerekçeli kararın tebliğe çıkarılma masraflarının kalan gider avansından karşılanmasına)
-Davalı taraflarca yatırılan gider avansından arta kalan miktarın yatıran davalı tarafa İADESİNE,
5- Reddedilen Maddi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 3.050,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalılara VERİLMESİNE,
6- Kabul edilen Manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 3.000,00 TL vekalet ücretinin davalılar ... ve ...'dan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7- Reddedilen Manevi tazminat yönünden; karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesince tayin ve takdir olunan 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak kendisini vekil ile temsil eden davalı ...' a VERİLMESİNE,

Dair; 6100 sayılı HMK.'nun 341. ve devamı maddeleri gereğince gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı ... vekilinin yüzüne karşı, diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 31/05/2022


Katip ...
¸e-imza


Hakim ...
¸e-imza




Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi