
Esas No: 2017/1921
Karar No: 2018/7945
Karar Tarihi: ......2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/1921 Esas 2018/7945 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 22/02/2017 tarih ve 2015/1120-2017/180 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı banka nezdindeki hesaplarından sahte imzalı talimatlar ile para çekildiğini, dekontlardaki imzaların da müvekkili temsilcisine ait olmadığını ileri sürerek, 441.533,65 TL’nin temerrüt faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının hesabından yapılan ödemelerin davacı şirket temsilcisi tarafından verilen talimata göre yapıldığını, çekilen paraların davacı şirket borçları için kullanıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirkete ait, davalı bankadaki hesaplarından sahte imzalı talimatlar ile para çekildiği konusunda davalı bankanın sorumluluğunu gerektirir herhangi bir kusurunun veya ihmalinin olmadığı, davacı şirketin kendisine düşen kontrol ve denetim görevini yapmadığı, basiretli bir iş adamı gibi davranmadığı, davacı şirket tarafından sunulan defter kayıtlarının yetersiz olduğu, bankadan çekilen paraların şirket adına çekilip, şirket adına kullanılıp kullanılmadığı hususlarının dahi şirket kayıtlarında belirsiz olduğu, şirketin yıl sonu bilanço mizan kayıtlarının kontrol ve denetiminin yapılmadığı, davacının kusurlu ve ihmalkar davrandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, .../.../2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.