Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/16478
Karar No: 2015/15900
Karar Tarihi: 05.11.2015

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/16478 Esas 2015/15900 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı A.. T.. ile davacı arasındaki müşterek çocuk Tayfun'un soybağı davası sonucunda, davacı tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiş. Ancak, davacının dava süresini kaçırdığı ve gerekçelendirilmiş bir mazereti olmadığı için davanın reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kanunda öngörülen süre hak düşürücü süre olduğu için, hakim tarafından göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Sonuç olarak, mahkeme kararı bozulmuştur. Mahkeme kararında bahsedilen kanun maddesi ise Türk Medeni Kanunu'nun 289. maddesidir. Bu madde kapsamında; koca veya çocukların doğumu ve baba olmadığını öğrendikleri tarihten itibaren bir yıl içerisinde dava açmaları gerekmektedir. Eğer bir mazeretleri yoksa, bu süre sonunda hak düşer.
18. Hukuk Dairesi         2015/16478 E.  ,  2015/15900 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bursa 4. Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 02/05/2014
    NUMARASI : 2012/477-2014/361

    Dava dilekçesinde, soybağının reddi istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı ile davalı A.. T.."ın boşandığını, müşterek çocuk Tayfun"un davacıdan olmadığını ileri sürerek çocuk ile davacı arasındaki soybağının reddine karar verilmesini istemiş, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 289. maddesinde: “Koca, davayı, doğumu ve baba olmadığını veya ananın gebe kaldığı sırada başka bir erkek ile cinsel ilişkide bulunduğunu öğrendiği tarihten başlayarak bir yıl içinde açmak zorundadır. Çocuk, ergin olduğu tarihten başlayarak en geç bir yıl içinde dava açmak zorundadır. Gecikme haklı bir sebebe dayanıyorsa, bir yıllık süre bu sebebin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar.” hükmü yer almaktadır.
    Dosyadaki bilgi ve belgelerden; davacı ile davalı A.. T.."ın 23.10.1990 tarihinde evlendikleri, 21.05.1991 tarihinde Tayfun"un doğduğu, tarafların 08.02.1992 tarihinde boşandıkları davacının 10.04.1992 tarihinde soybağının reddi davası açtığı, takip edilmemesi nedeni ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği, ayrıca dava dilekçesinde boşanma nedenlerinden birinin de müşterek çocuk Tayfun"un davacıdan olmadığı kanaati olduğunun açıklandığı, bu duruma göre davacının Tayfun isimli çocuğun kendisinden olmadığını öğrendiği tarihin en geç 1992 yılı olduğu anlaşılmaktadır. Kanunda öngörülen süre hakdüşürücü süre olup, hakim tarafından re"sen dikkate alınması gerekir. Davacı, gecikmeyi haklı kılan bir sebebin varlığını iddia ve ispat etmiş de değildir. Öyleyse yukarıda açıklanan yasal düzenleme dikkate alındığında hak düşürücü sürenin geçmiş olması nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.


    Bu itibarla, yukarıda açıklanan nedenler gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi yerinde bulunmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulüne, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı 6217 sayılı Kanunla 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununa eklenen Geçici 3. maddesindeki atıf nedeniyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 05.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi