5. Ceza Dairesi Esas No: 2013/1216 Karar No: 2014/5177 Karar Tarihi: 08.05.2014
Görevi yaptırmamak için direnme - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2013/1216 Esas 2014/5177 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Gaziantep 6. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamada sanığın görevi yaptırmamak için direnme suçundan mahkumiyetine karar verildi. Ancak, ceza belirlenirken cezanın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılmaması ve hak ve orantılılık kurallarına uyulmaması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine ilişkin talep reddedildi. Ayrıca, sanığın adli sicil kaydındaki ilamların taksirle işlenmiş suçlara ilişkin olması nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemesi de hatalı bulundu ve karar bozuldu. Kararda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 61. maddesi ve 3. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. ve 6. maddelerine atıfta bulunuldu. 5237 sayılı Kanun'un 61. maddesi, suçun ağırlığına göre belirlenen cezaların alt ve üst sınırları arasında takdir hakkı vermektedir. 3. madde ise, suç işleyen kişinin cezasının işlediği fiilin ağırlığıyla orantılı olması gerektiğini belirtmektedir. 5271 sayılı Kanun'un 231/5. maddesi ise, hüküm açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için objektif ve subjektif koşulları öngörmekte, 6.
5. Ceza Dairesi 2013/1216 E. , 2014/5177 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 4 - 2010/328713 MAHKEMESİ : Gaziantep 6. Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 03/05/2010 NUMARASI : 2007/469 Esas, 2010/477 Karar SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 5237 sayılı TCK"nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken söz konusu maddenin 1. fıkrasında yedi bent halinde sayılan hususlarla aynı Kanunun 3. maddesinin 1. fıkrasındaki "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" şeklindeki yasal düzenlemeler ile dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek şekilde ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle ilgili kanun maddesindeki cezanın alt ve üst sınırları arasında takdir hakkının kullanılması zorunluluğuna uyulmayarak, olayın oluş biçimine ve dosya içeriğine uygun olmayan yasadaki ifadelerin soyut tekrarından ibaret gerekçelerle, hak ve orantılılık kuralları gözetilmeden, alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle ceza tayin edilmesi, 5271 sayılı CMK"nın 231/5. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının verilebilmesi için, aynı maddenin 6. fıkrasında zararın ödenmesi koşulu öngörülmüş ise de, bu koşulun aranabilmesi için suçun niteliği veya işleniş biçimine ve doğurduğu sonuçlarına göre ortada maddi bir zararın bulunmasının zorunlu olduğu, buna karşın direnme suçunun meydana getirdiği bir zarardan söz edilemeyeceği ve sanığın adli sicil kaydında görülen suç tarihinden önceki döneme ilişkin ilamların taksirle işlenmiş suçlara ilişkin olup yasal engel teşkil etmeyeceği göz önüne alınarak, kişilik özellikleri, duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, 231/6. maddedeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin “Sanığa verilen hapis cezası para cezasına çevrildiğinden, müşteki tarafın zararları giderilmediğinden ve geçmişi sabıkalı sanık hakkında olumsuz kişilik özellikleri itibarıyla bir cezaya hükmedilmesine gerek görüldüğünden” şeklindeki, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle anılan kanun maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kabule göre de; Dosya içeriğine göre suç tarihi 29/03/2007 olmasına rağmen karar başlığında 27/03/2007 olarak gösterilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 08/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.