Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/18577
Karar No: 2019/2406
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/18577 Esas 2019/2406 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı banka, tüketici kredisi sözleşmesi imzalayan davalılardan borçlu oldukları tutarın tahsil edilmesini talep etmiştir. Davalılar ise ihtarname usulünün yanlış olduğunu ve imzalarının sözleşmede olmadığını savunmuşlardır. Mahkeme, birinci davalı için bilirkişi raporu tanzim ederek borç tespiti ve faiz ödemesi yönünde hüküm vermiştir. Ancak, raporun fotokopisi üzerinden yapılan inceleme usul ve yasaya aykırı olduğu için karar bozulmuştur. İkinci davalı için ise imzanın aidiyetinin belirlenmesi amacıyla inceleme yapılmamıştır ve karar yine bozulmuştur. Kanun maddeleri: HUMK’nun 440/III-1.
13. Hukuk Dairesi         2016/18577 E.  ,  2019/2406 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    K A R A R
    Davacı banka; davalı ... ile tüketici kredisi sözleşmesi imzalandığını, diğer davalı ...’in bu sözleşmede kefil sıfatıyla imzasının bulunduğunu, kredi sözleşmesinden kaynaklı borcun ödenmemesi nedeniyle davalılar aleyhine ... 3.İcra Müdürlüğü’nün 2010/4977 sayılı dosyası üzerinden takip başlatıldığını ancak davalıların itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, dava tarihi itibariyle 3.153,22 TL asıl alacak, 4.245,64 TL işlemiş faiz, işlemiş faize ilişkin 212,28 TL %5 BSMV olmak üzere toplam 7.611,14 TL asıl alacağın yıllık %23,87 oranında işleyecek temerrüt faizi ve %5 BSMV ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar; davacı tarafından kendilerine gönderilen ihtarnamelerin usulüne uygun olmadığını, ihtarnamelerin kendilerine tebliğinden sonra davacıya ayrı ayrı gönderilen ihtarnamelerde borcun tamamına ferileriyle birlikte itiraz ettiklerini, davacının takibe itirazdan sonra 1 yıllık süre içerisinde dava açmadığını, bu nedenle açılan bu davanın da dinlenemeyeceğini savunarak davanın reddine ve her bir davalı için ayrı ayrı alacağın %20’si oranında tazminata hükmedilmesine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davalı ..."in davacı bankaya 3.153,22 TL asıl alacak, 3.380,22 TL temerrüt faizi, 169,01 TL BSMV ve 338,02 TL KKDF olmak üzere toplam 7.040,47 TL borçlu olduğunun tespiti ile 3.153,22 TL asıl alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizi ile 3.380,22 TL temerrüt faizi, 169,01 TL BSMV ve 338,02 TL KKDF faizsiz olarak davalı ...’den tahsiline, davalı ..."in adi kefalet hükümleri gereğince bu borçtan kefil olarak sorumlu olduğunun tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava tüketici sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir. Davalılar yargılama sırasında dava konusu tüketici sözleşmesinde yer alan imzaların kendilerine ait olmadığını ileri sürmüşlerdir. Mahkemece davalı ... yönünden imza incelemesi yapılması amacıyla bilirkişi raporu alınmış, söz konusu imzanın davalının eli ürünü olduğu yönünde rapor tanzim edilmiştir. Hükme esas alınan bu bilirkişi raporunda, sözleşmedeki imza ile mukayese edilen imzaların bulunduğu belgelerin fotokopisi üzerinde inceleme yapılmak suretiyle sonuca gidildiği anlaşılmaktadır. Fotokopi belge üzerinde imza incelemesi yapılarak tanzim edilen rapora itibar edilmesi mümkün değildir. Hal böyle olunca mahkemece, sözleşmedeki imza ile karşılaştırılan imzaların bulunduğu belgelerin aslı üzerinden yeniden bir inceleme yaptırılarak sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, fotokopi belge üzerindeki imza incelemesi ile yetinilip sözleşmedeki imzanın davalı ...’in eli ürünü olduğu sonucuna varılarak yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Diğer davalı ... de yargılama sırasında sözleşmede yer alan imzanın kendisine ait olmadığını savunmasına rağmen bu hususta bir inceleme yapılmamıştır. Mahkemece, davalı ...’in imzayı inkar ettiği gözetilerek sözleşme aslı üzerinden alanında uzman bilirkişi veya bilirkişi heyeti marifetiyle imza incelemesi yapılarak, taraf ve yargı denetimine uygun şekilde imzanın aidiyeti belirlenerek, hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, mahkemece eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    3-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci ve ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, üçüncü bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 21/02/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi