MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli cinsel saldırı
HÜKÜM : Beraat

İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelendi.
Adli Tıp Kurumu 6. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 30.03.2012 tarihli raporuna göre kendisinde orta ile hafif derece sınırında zeka geriliği bulunan mağdurun vasisi olan annesi usulen davaya katılmış bulunduğundan, zorunlu vekilin mağdur adına hükmü temyiz yetkisi bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede gereği düşünüldü:
Müşteki ..."nin, oturduğu apartmana sonradan taşınıp yalnız yaşayan sanığı oğlu olan mağdurda zeka geriliği bulunduğu yönünde uyardığını söylemesi, mahkemede dinlenen mağdurun ifadesinde hazır bulunan sosyal hizmet uzmanının, dış görünümünden zeka geriliği olduğunun anlaşıldığı şeklindeki beyanı ve tüm dosya içeriğine göre, aynı apartmanda komşuluk yaptığı mağdurun akli dengesinin yerinde olmadığını sanığın bilmemesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığının belirlenmesi karşısında, atılı suçtan mahkumiyeti yerine oluşa uygun düşmeyen yazılı gerekçeyle beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı, katılan mağdur vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 21.11.2017 tarihinde üye ..."in karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

Adli Tıp Kurumu, 6. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun 30.03.2012 tarihli raporuna göre kendinde orta ile hafif derece sınırında zeka geriliği saptanan mağdurdaki bu zeka geriliğinin hekim olmayanlarca anlaşılamayabileceği, ancak yakın çevresi ve kendisini tanıyanlarca anlaşılabileceğin belirtildiği, sanığın mağdurun bu durumunu bildiği yönünde cezalandırılmasına yeterli, her türlü kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gözetilerek sanık hakkında verilen beraat hükmünün onaylanması düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.